İngiltere İçişleri Bakanlığı, ülkeye “gereksiz ve tehlikeli” yollarla gelen göçmenleri elektronik izlemenin etkili olup olmayacağını test etmek için Çarşamba günü 12 aylık bir pilot program başlattı. Bu kapsamda göçmenler “elektronik olarak etiketlenmeye” maruz kalacak.

İngiltere Başbakanı Boris Johnson, hükümetinin Manş Denizi üzerinden ülkeye gelen bazı göçmenleri elektronik olarak etiketleme planlarını savundu. Başbakan, etiketlemenin göçmenlerin İngiltere’nin iç bölgelerine doğru “kaybolmalarını” engellemek amacıyla yapılacağını söyledi.

İnsan hakları savunucuları adımı ‘insanlık dışı’ ve ‘acımasız’ olarak nitelendirirken Johnson göçmenlere ilişkin “Öylece ortadan kaybolamazlar” ifadelerini kullandı.

BURASI KONUKSEVER BİR ÜLKE”
Johnson yaptığı konuşmada, “Burası çok, çok cömert bir konuksever ülke. Oldukça haklı. Bununla gurur duyuyorum, ancak insanlar buraya yasa dışı yollardan geldiklerinde, yasaları çiğnediklerinde, bu ayrımı yapmamız önemlidir” dedi. Ayrıca hükümetin, artan sayıdaki göçmeni Afrika ülkesi Ruanda’da kurulan kamplara kapatma planını da öven İngiltere Başbakanı şunları ekledi:

“Ruanda politikamızla yaptığımız şey bu. Sığınmacıların ülkenin geri kalanına kaybolmamalarını sağlamak için yaptığımız şey bu […] Bu ülkedeki her mahkeme, görebilecekleri hiçbir engel olmadığını söyledi. Bu ülkede hiçbir mahkeme bu politikayı hukuka aykırı bulmadı – ki bu çok, çok cesaret vericiydi. Strasbourg’la [Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi] aramızdaki tuhaf son dakika sıkıntıları oldu. Bununla nereye varıyoruz bakalım.”

Salı günü Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ndeki (AİHM) yargıçlar, göçmenleri taşıyan bir uçağın Wiltshire’dan ayrılamamasıyla sonuçlanan bir ihtiyati tedbir kararı verdi.

Kaynak: Sol Haber