Amerikan Kongre üyeleri 100 yıldan uzun süre içinde, 200 kere denemelerine karşın linçle mücadele yasasını geçirmeyi başaramamıştı.
Yasa, Mississippi’de 1955’te korkunç bir şekilde öldürülmesi, vatandaşlık hakları hareketini başlatan siyah genç Emmet Till’in adını taşıyor.
Yasayla, linç eylemine karışanlar, 30 yıla kadar hapis cezası alabilecek.

Biden imza töreninde yaptığı konuşmada, “Asla vazgeçmediğiniz için teşekkür ederim. Linç, herkesin Amerika’ya ait olmadığı, herkesin eşit yaratılmadığı yalanına zorla inandırmak için tam anlamıyla bir terördü” dedi.

Biden ayrıca “Irksal nefret eski bir sorun değil. Müzmin bir sorun. Nefret asla gitmiyor, sadece saklanıyor” diye de ekledi.
Tasarı geçtiğimiz günlerde Senato’dan oybirliğiyle geçmişti. Temsilciler Meclisi’nde ise sadece üç Cumhuriyetçi Partili üye karşı oy verdi. Bu üyeler, ABD’de insanları linç etmenin zaten bir nefret suçu olduğunu savundular.

Linç, yasal süreçler izlenmeden bir güruhun cinayet işlemesi. ABD genelinde 19. ve 20. yüzyılda çoğu Afrika kökenli Amerikalı binlerce kişi beyaz gürühlar tarafından, sıklıkla işkence edilerek ya da asılarak linçe dildi.
Eşit Adalet İnisiyatifi’ne göre, 1877-1950 arasında 4.400 siyah Amerikalı linç edildi. Linçlerin sorumlularıysa sıklıkla övüldü ve ceza almadılar.

Yasayı yazan Illinois eyaletinin Kongre üyesi Boby Rush “Linç, uzun süredir devam eden ve Amerika’ya özgü ırksal terör silahı ve onyıllar boyunca beyaz hiyerarşiyi devam ettirmek için kullanıldı” dedi.
2020’de, Minneapolis’te George Floyd’un bir polis memuru tarafından öldürülmesinin ardından, Temsilciler Meclisi tasarının bir önceki versiyonunu kabul etmiş, ancak Senato’da takılmıştı.

Birçok kişi, Floyd’un öldürülmesini ve Georgia’da Ahmaud Arbery’nin üç beyaz tarafından kovalanıp, öldürülmesini modern linç olarak tanımlıyor.