Ankara Rusya Araştırmaları Enstitüsü Başkanı: S-400 sistemi istenirse KKTC’de kullanılabilir

Türkiye'nin ikinci parti S-400 alımını ve ABD'nin buna karşı çıkma nedenlerini değerlendiren Prof. Dr. Salih Yılmaz, "Anlaşmaya bakıldığında bu sistemler istenirse KKTC'de de kullanılabilir. Bu durumda Doğu Akdeniz'de Mavi Vatan'ın güvenliği başta olmak üzere Fransa'nın liderlik ettiği Türkiye karşıtı bloğu dengeleyecektir." dedi.

Rusya’dan ikinci parti S-400 hava savunma sistemi anlaşmasının nihai aşamada olduğu haberinin gelmesi konuyu gündemin tekrar üst sıralarına taşıdı. Enstitüsü Başkanı ve Yıldırım Beyazıt Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Salih Yılmaz, “Türkiye gibi büyük bir ülkenin kendi sınırlarını koruyabilmesi için aslında ikinci parti bile yeterli olmayabilir” dedi. Türkiye’nin ikinci parti S-400 alımını ve ABD’nin buna karşı çıkma nedenlerini Milliyet’ten Aslıhan Altay Karataş’a değerlendiren Yılmaz, Washington’un sürekli baskısı ve yaptırım tehditlerine rağmen S-400 sistemlerinin alımı için “İkinci parti S-400 sistemlerinin alımı, Türkiye’nin kendi savunma politikasındaki bağımsızlığını göstermesi açısından değerlidir. Türkiye’nin hava savunma sistemlerini almasının amacı, bölgedeki herhangi bir aktöre karşı savaşa hazırlanmak değildir. Doğu ve güneydoğu bölgelerinin havadan tehditlere karşı korunmasına ihtiyacı vardır. Türkiye’nin bölgesel ve küresel öneminin artması nedeniyle kendi füze ve hava savunma sistemini oluşturmaya ihtiyacı var, bu da ülkenin NATO’nun füze savunma kalkanına bağımlılığı ve bundan kaynaklanan olası tehdidi ortadan kaldıracaktır” diye konuştu. Türkiye’nin S-400 sistemlerini sürekli olarak kullanmayacağını, sadece güvenliğine açık tehditlerin ortaya çıkması üzerine devreye alacağını hatırlatan Yılmaz, ABD’nin karşı çıkmasının arkasında farklı nedenler de olabileceğine işaret ederek şunları kaydetti:

UÇUŞA YASAK BÖLGE
“Eger gerçekten gizlediği bir şeyler varsa Türkiye’nin S-400’ler üzerinden bazı gerçekleri öğrenmesi F-35 projesinin bütünüyle etkisizleştirebilir. Bir diğer neden ise Türkiye S-400’leri aldığında Irak ve Suriye’de ‘Uçuşa Yasak Bölge’ ilan ederek kendi hakimiyetini belirginleştirebilir. Malum olduğu üzere Rusya ve ABD, Suriye hava sahasını kendi aralarında paylaşarak bir anlamda birbirlerine karşı uçuşa yasak bölge ilan etmişlerdir. Türkiye’nin de bu güce ulaşması başta PKK terör örgütü olmak üzere birçok kullanılan örgütün güç kaybetmesi anlamına da gelecektir. Türkiye-Rusya arasında S-400 ileri teknoloji alanında bir işbirliği, zamanla başka silah teknolojilerinde de işbirliği yolunu açacaktır ki bu durum ABD’nin silah pazarı açısından bir tehdit oluşturmaktadır. Türkiye’nin Rusya ile işbirliğini örnek alacak birçok NATO müttefiki daha ucuz olan Rus yapımı silahlara yönelebilecektir. Aslında Türkiye-Rusya işbirliği ABD açısından, Avrupa’da hakimiyetini devam ettirmek için kullandığı NATO düzenini tartışmaya açmaktadır.”

“KKTC’DE KULLANILABİLİR’
Yılmaz, ikinci parti S-400 alımında Doğu Akdeniz’deki gelişmelerin etkisini değerlendirerek, “Anlaşmaya bakıldığında bu sistemler istenirse KKTC’de de kullanılabilir. Bu durumda Doğu Akdeniz’de Mavi Vatan’ın güvenliği başta olmak üzere Fransa’nın liderlik ettiği Türkiye karşıtı bloğu dengeleyecektir. Türkiye’nin S-400 hava savunma sistemi ihtiyacı Suriye rejiminin Türk uçağını düşürmesi, kimyasal silahlar kullanması, Iran-Irak Savaşında kullanılan kimyasal silahlar, İran’ın uzun menzilli füzeler üretmesi vb. şartlara bağlı olarak zorunlu hale gelmiştir” dedi.

S-400 anlaşmasının ABD açısından bir güç gösterisi olduğunu, Türkiye’yi bu anlaşmadan vazgeçirirse hem Rusya’ya hem de müttefiki Türkiye’ye prestij açısından zarar vereceğini düşünerek bir strateji ürettiğini söyleyen Yılmaz. “ABD’nin tavrı teknoloji transferine asla izin vermemek üzerine kuruludur. Rusya’nın teknoloji transferi konusunda bir yaptırımı yok, hatta ortak üretim konusunda birçok teklifleri var. Bu anlamda ikinci S-400 alimi oldukça önemlidir. Türkiye gibi büyük bir ülkenin kendi sınırlarını koruyabilmesi için aslında ikinci parti bile yeterli olmayabilir. Rusya’nın ikinci parti S-400 konusunda teknoloji transferi ve ortak üretim teklifi oldukça caziptir. Bu anlamda sadece S-400 teknoloji transferi değil, milli uçak, helikopter, IHA-SIHA, donanma gemisi vb. alanlarda da ortak üretim teklifleri vardır. Yani ikinci parti S-400 alımı bir bakıma Rusya-Türkiye ortak askeri sanayi üretiminde bir başlangıç oluşturabilir ifadelerini kullandı.

DAUSEN

Girne Belediyesi

Gönyeli Alayköy Belediyesi