Bugün Kıbrıs

Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS) Genel Sekreteri Burak Maviş, Genç TV’de yayımlanan “Yağmur Çal ile Perspektif” programına konuk olarak, Mağusa’ya yapılması planlanan ikinci İlahiyat Koleji başlığı altında ülkedeki eğitim altyapısı, öğrenci nüfusu, hükümet politikaları ve protokollerde yer alan projelerle ilgili kapsamlı değerlendirmelerde bulundu. Maviş, kapasite sorunu yaşayan mevcut okullardan tamamlanmayan projelere, denetim dışı dini yapılardan öğretmenlerin çok kültürlü sınıflarda yaşadığı güçlüklerine kadar birçok başlıkta eleştiriler yöneltti.

“İKİNCİ İLAHİYAT KOLEJİ YÜKÜ AZALTMAYACAK”
Genel Sekreter Maviş, Lefkoşa’daki mevcut İlahiyat Koleji’nde yaklaşık 1300 öğrenci bulunduğunu belirterek siyasetin Karpaz ve Mağusa’dan gelen öğrencilerin yol güvenliğini gerekçe gösterdiğini söyledi. Maviş, bu argümanın manipülatif olduğunu ifade ederek, Fen Lisesi, Anadolu Lisesi ve Güzel Sanatlar Lisesi’nde eğitim gören öğrencilerin de farklı bölgelere yolculuk ettiğini hatırlattı.

Öğrencilerin güvenli ulaşımının elzem olduğunu vurgulayan Maviş, meselenin bu kadar basit olmadığını belirterek şu ifadeyi kullandı:

“Mağusa’ya ikinci bir İlahiyat Koleji yapılması, var olan İlahiyat Koleji’nin yükünü azaltacak mı? Bence hayır, azaltmayacak.”

Nüfus artışıyla birlikte yeni okul ihtiyaçlarının ortaya çıktığını, Mağusa’da farklı modelde alternatif okullar bulunmadığını söyleyen Maviş, tamiratı bitmeyen yapılar ve inşa edilmeyen yeni okullar ortadayken öğrencilerin ilahiyat temalı tek bir okul modeline yönlendirilmesinin önünün açılacağını ifade etti. Türkiye’deki benzer sürece atıfta bulunan Maviş, farklı okul modelleri yaratılmadığında öğrencilerin imam hatip liselerine yönelmek zorunda bırakıldığını örnek gösterdi.

“SORUNLAR İLAHİYAT KOLEJİ AÇILARAK ÇÖZÜLMEYECEK”
UBP Milletvekili Sunat Atun’un “Merdiven altı kurslara mı gitsin insanlar?” çıkışına değinen Maviş, devlet denetimi dışındaki dini eğitim sorunlarının ilk İlahiyat Koleji’nin açılmasıyla çözülmediğini söyledi. Kur’an kurslarının ve dini içerikli eğitimlerin butik villalarda ve apartmanlarda sürdüğünü, çocukların Türkiye’deki kamplara götürüldüğünü hatırlatan Maviş, bunun ciddi bir denetim sorunu yarattığını vurguladı.

Kıbrıslı Türk gençlerin din algılarını ailelerinden ve değerler eğitiminden aldığını, belirten Maviş, “Toplumumuz kendisine yetiyor, bir aracıya ihtiyacımız yok” dedi. Gençlerin elektronik sigara ve uyuşturucu gibi tehlikelerden korunmasının ilacının “din bilgisi” olarak sunulamayacağını söyledi.

“İKİNCİ KOLEJİ BAKANLIK DEĞİL, BİR VAKIF İNŞA EDECEK”
Maviş, Mağusa’ya yapılacak ikinci İlahiyat Koleji’nin Milli Eğitim Bakanlığı tarafından değil, bir vakıf eliyle inşa edileceğini belirterek projenin temelinin 2023 Mali ve İktisadi Protokolü’ne dayandığını söyledi. Protokolde Mağusa’da 27 dönümlük arazi üzerine 700 öğrenci kapasiteli bir İlahiyat Koleji yapılacağının açıkça yazılı olduğunu aktardı.

“YURTLARIN DENETİMİ TÜRKİYE’DE”
İlahiyat Koleji’ndeki ve birçok noktadaki yatılı yurtların denetiminin Türkiye Cumhuriyeti Yurtlar Kurumu tarafından yürütüldüğünü belirten Maviş, bu kurum üzerinde hangi cemaatlerin etkisinin bulunduğuna ilişkin şüphelerin olduğunu ifade etti.

“ÖNCELİKLER LİSTESİNDE ÇOCUKLAR YOK”
Maviş, yeni İlahiyat Koleji projesinin ülkenin gerçek öncelikleri arasında bulunmadığını sert sözlerle dile getirerek şunları söyledi:

“Okulların %18’i inşaat, %21’i konteyner sınıf olarak dururken, hükümet olarak daha onları tamamlamamışken Mağusa’ya yeni bir İlahiyat Koleji inşası için Meclis’te 27 vekilin el kaldırması utanmazlıktır.”

Mevcut hükümetin, protokolde yer alan 26 yeni okul yapma taahhüdünü yerine getirmediğini belirten Maviş, Karakol İlkokulu ve Namık Kemal Lisesi gibi projelerin tamamlanmadığını söyledi. 6 Şubat depreminde hayatını kaybeden öğretmen ve öğrencilerin anısına yapılacak Şampiyon Melekler Eğitim Kompleksi’nin de tamamlanmadığını hatırlatarak, hükümetin eğitimin altyapı, teknoloji, müfredat, bütçe ve kadro sorunlarına çözüm üretmeden protokolden yalnızca İlahiyat Koleji projesini çekip öne sürdüğünü ifade etti. Mağusa’nın Fen Lisesi, Güzel Sanatlar Lisesi, Anadolu Lisesi ve bir Spor Okulu gibi çok daha acil ihtiyaçları olduğunu söyledi.

“İLAHİYAT KOLEJİ’NE ÖNCELİK VERİLMESİ ‘AYRICALIKTIR!’”
Sınıf kalabalığı ve artan öğrenci nüfusu nedeniyle ülkede ciddi bir yoğunluk olduğunu söyleyen Maviş, ülkedeki 80 ilkokulun 27’sinin ilkokul çağındaki çocukların %70’ini barındırdığını ve bu okullardaki sınıf mevcutlarının 26 ile 35 arasında değiştiğini belirtti.

Çok dilli ve çok kültürlü sınıflarda öğretmenlerin yalnız akademik değil sosyal ve duygusal sorunlarla da ilgilenmek zorunda kaldığını anlatan Maviş, Avrupa Birliği ve OECD standartlarına yaklaşmak için en az 10 yeni okula ihtiyaç olduğunu söyledi. Ayrıca özel okullardan devlet okullarına olası dönüşlerin karşılanabilmesi için 10 ek okul daha gerektiğini ifade etti.

Protokoldeki 25 okulun değil de yalnızca “+1” olarak eklenen yeni İlahiyat Koleji’ne öncelik verilmesinin, “din ve vicdan özgürlüğünü ekonomik ve siyasi istismar olarak kullananlara bir ayrıcalık tanıdığını” belirtti.

“BU ÜLKEDE DİNDARLAR KAYBEDİYOR, DİNCİLER KAZANIYOR”
Maviş, İlahiyat Koleji’nde eğitim gören öğrencilerle toplumun bir sorunu olmadığını, sorunun bu durumdan menfaat sağlayan gruplar olduğunu söyleyerek şu ifadeleri kullandı:

“Bu ülkede gerçek dindar insanlar kaybediyor, dinciler kazanıyorlar. Dini ekonomik ve siyasal bir nüfuz olarak kullanmak isteyenler kazançlı çıkıyor.”

Maviş, hükümetin öncelikler listesinin çocukları kapsamadığını söyleyerek sözlerini noktaladı.