Bugün Kıbrıs

Güney Kıbrıs, yatırım yoluyla oturma izni sağlayan “Altın Vize” programıyla uluslararası alanda övgü toplarken, yeni vatandaşlık düzenlemeleri ülke içinde hararetli bir tartışmaya yol açtı. Eleştirmenler, söz konusu düzenlemelerin, 2020’de yolsuzluk skandalları nedeniyle kapatılan “altın pasaport” programının gölgesini geri getirebileceğinden endişe ediyor.

‘KÜRESEL BAŞARI, ARTAN İTİBAR’
Nomad Capitalist’in 2025 sıralamasına göre Kıbrıs, dünyanın en iyi dokuz Altın Vize programı arasında 7. sırada yer aldı. Bu başarı, ülkeyi yatırım yoluyla ikamet arayanlar için cazip bir merkez konumuna taşıyor.

Kıbrıs’ın Altın Vizesi, Avrupa’daki en esnek koşullardan bazılarını sunuyor:
• Başvuru sahipleri yalnızca iki yılda bir ülkeyi ziyaret etmekle yükümlü,
• Eş ve çocuklar otomatik olarak kapsama alınıyor,
• Vergi açısından avantajlı koşullar sağlanıyor,
• Başarılı başvurular ilerleyen süreçte AB vatandaşlığına başvuru hakkı kazanabiliyor.

Program için asgari yatırım tutarı 300.000 euro + KDV olarak belirlenmiş durumda. Bu yatırım konut, ticari gayrimenkul, Kıbrıs’ta kayıtlı şirketler veya yatırım fonları üzerinden yapılabiliyor.

HIZLANDIRILMIŞ VATANDAŞLIK: YENİ BİR TARTIŞMA
Altın Vize uluslararası övgü toplarken, vatandaşlık yasalarında yapılan değişiklikler içeride ciddi eleştiriler alıyor. Yeni düzenlemeyle, “yüksek nitelikli” teknoloji sektörü çalışanlarına yönelik hızlandırılmış vatandaşlık yolu açıldı.
• Normalde 8 yıl olan vatandaşlık süresi, bu grup için 4 yıla indirildi,
• Dil şartı ise yalnızca A2 seviyesinde temel Yunanca olarak belirlendi,
• Şimdiye kadar 200 kişi vatandaşlık kazandı, 360 başvuru ise incelemede.

Milletvekili Alexandra Attalides, bu uygulamanın, kapatılan altın pasaport programının “yumuşatılmış dönüşü” olduğunu savunarak uyardı. Attalides, suistimalleri önlemek için başvuru sahiplerinin işverenleri ve mesleki niteliklerinin detaylı kayıt altına alınmasını öngören yasa önerisi sunmaya hazırlanıyor.

HÜKÜMET: “BÜYÜME İÇİN KÜRESEL YETENEK ŞART”
Hükümet ise bu uygulamanın Kıbrıs’ı inovasyon merkezi yapma stratejisinin bir parçası olduğunu belirtiyor. Yetkililer, teknoloji sektörünün halihazırda GSYH’nin %14’ünden fazlasını oluşturduğunu hatırlatarak, küresel yetenekleri çekmenin ekonomik büyüme için hayati önemde olduğunu savunuyor.

ADALET TARTIŞMASI
Eleştirmenler, hızlandırılmış vatandaşlığın yalnızca dar bir profesyonel grubu ayrıcalıklı hale getirdiğini söylüyor. Buna karşılık, Kıbrıs’ta uzun yıllardır yaşayan göçmen işçiler, geleneksel sektörlerdeki girişimciler ve karma statülü ailelerin çocukları vatandaşlık almakta zorluk çekiyor.

Tartışma, temel bir soruyu gündeme getiriyor: Vatandaşlık, toplumla uzun vadeli aidiyetin ödülü mü olmalı, yoksa ekonomik rekabet gücünü artırmak için bir araç mı?

Attalides son olarak uyardı: “Eğer şeffaflık sağlanmazsa, Kıbrıs önümüzdeki yıllarda ‘bir sonraki büyük skandalla’ yüzleşebilir.”