Bugün Kıbrıs

Hasan Esendağlı: “Fransa kararı mülkiyet tutuklamalarının hukuki zeminsizliğini teyit etti”

Bugün Kıbrıs

Kıbrıs Türk Barolar Birliği Başkanı Hasan Esendağlı, Cumhurbaşkanı Tufan Erhürman’ın da işaret ettiği Fransa’daki Aix-En-Provence İstinaf Mahkemesi tarafından verilen kararın, mülkiyet tutuklamalarının hukuki mahiyeti açısından gerçekten önem taşıdığını ifade etti. Esendağlı, Kıbrıs Cumhuriyeti tarafından çıkarılan Avrupa Yakalama Emri kapsamında Fransa’ya giriş yaptığı sırada tutuklanan İran asıllı Kıbrıslı Türk yatırımcının, Kıbrıs’a iade edilmesine ilişkin talebin, “AB hukukunun Kıbrıs’ın kuzeyi açısından askıda olması ve uygulanmaması” gerekçesiyle reddedildiğini aktardı.

“HUKUKİ ARGÜMANLARIMIZ İLK KEZ KABUL GÖRDÜ”
Bu kararın taşıdığı anlamı vurgulayan Esendağlı, “Bu, ilk günden itibaren her platformda sözlü ve yazılı olarak ifade ettiğimiz hukuki argümanların ilk kez bir Avrupa Mahkemesi tarafından kabul görmesi anlamına geliyor” ifadelerini kullandı.

İlk tutuklamanın yapıldığı Roma sürecine de değinen Esendağlı, “Roma’da, tutuklanan meslektaşımızın cezaevinde tutuklu bekletilmesi ve yargı sürecinin çok uzun süreceği beklentisi sebebiyle, mahkemede yapılmış olan itiraz karara bağlanmadan iadenin gerçekleşmesine rıza gösterilmişti” dedi.

AİHM VE TAŞINMAZ MAL KOMİSYONU VURGUSU
Esendağlı, Fransız İstinaf Mahkemesi’nin kararının, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin egemenlik yetkisi bulunmayan Kıbrıs’ın kuzeyi topraklarında mülkiyete dayalı suçlar yaratma ve buna bağlı olarak tutuklama ve ceza yargılaması yapma konusunda yetkisi bulunmadığı yönündeki görüşleri teyit ettiğini belirtti.

Bu çerçevede, “AİHM kararları tahtında meselenin Taşınmaz Mal Komisyonu ve müteakip sivil iç hukuk yolları ve nihayetinde Kıbrıs sorununun kapsamlı çözümüne dair müzakereler kapsamında ele alınabilecek bir konu olduğu” yönündeki argümanlarının da güçlendiğini söyledi.

GÜNEY’DE TUTUKLU YARGILANANLARIN SORUNU SÜRÜYOR
Esendağlı, söz konusu kararın Kıbrıs’ın güneyinde polis tarafından tutuklanan ve mahkemelerce tutuklu yargılanan kişilerin yaşadığı mağduriyeti ise ortadan kaldırmadığını vurguladı. Bu duruma dikkat çeken Esendağlı, “Bu konumdaki insanların mağduriyetini çözmek için konuya siyasi değil hukuki açıdan bakacak bir yargı organı bulunmadığı gibi, kuzeydeki devletten de yeterli destek bir türlü sağlanamamıştır” dedi.

Bu nedenle bireylerin kendi başlarının çaresine bakmak zorunda bırakıldığını belirten Esendağlı, “İnsanlar, hukuksuz olan bu yargılamalar bağlamında cezalandırılmaya devam edilmektedir” ifadelerini kullandı.

“BİREYLER ÜZERİNDEN CEZALANDIRMAYA SON VERİLMELİ”
Açıklamasının sonunda her iki tarafa da çağrı yapan Esendağlı, “Kıbrıs’ın güneyinde ve kuzeyinde kendisine devlet diyen bu yapıların, Kıbrıs sorununa ilişkin siyasetlerini güçlendirmek için insanları bireysel olarak cezalandıracak, mağdur edecek uygulamalardan bir an önce vazgeçmesi gerekmektedir” dedi.

Esendağlı, çözümün bireyleri hedef alan cezalandırma politikalarıyla değil, “konunun masada, kapsamlı çözüm perspektifiyle ele alınması” ile mümkün olabileceğini ifade etti.

Exit mobile version