Bugün Kıbrıs

Şahiner: “Dışişleri Bakanlığı ihracat için aktif rol üstlenmeli”

Bugün Kıbrıs

Meclis’te Dışişleri Bakanlığı bütçesi görüşülürken söz alan CTP Milletvekili Salahi Şahiner, dış politikadaki duruşa ilişkin “derinlemesine” eleştiriler yerine, bakanlığın kullanılmayan kapasitesi üzerinden değerlendirme yapacağını söyledi. Şahiner, Dışişleri Bakanlığı’nın birçok ülkede temsilcilikleri bulunduğunu ve bu ağ için ciddi kaynak ayrıldığını anımsatarak, bu kapasitenin ekonomiye geri dönüş üretmesi gerektiğini belirtti.

Şahiner, dış pazarlara erişimin yalnızca Ekonomi ve Enerji Bakanlığı’nın ya da hükümetin diğer ayaklarının tek başına üstlenebileceği bir alan olmadığını vurgulayarak, Dışişleri Bakanlığı’nın ticari diplomasiyle süreci taşıması gerektiğini ifade etti. Şahiner, “İhracat potansiyeli taşıyan ve ülkeye katma değer sağlayabilecek ürünlerin yurt dışı pazarlarında tanıtılması, pazar araştırmaları yapılması, muhtemel pazarlarla ilgili buradaki yönetime geri dönüşümün yapılması Dışişleri Bakanlığı önünde büyük bir başlık olarak durmalıdır” dedi.

“NARENCİYEYİ, HELLİMİ KONUŞUYORUZ AMA POTANSİYEL DAHA GENİŞ”
Şahiner, tartışmanın çoğu zaman birkaç ürünle sınırlı kaldığını belirterek, “Bugün neyi konuşuyoruz? İşte bir narenciyeyi konuşuyoruz. Belki bir hellimi konuşuyoruz” ifadelerini kullandı. Bunun yanında ülkenin lezzetlerinin, bereketli toprakların ürettiği ürünlerin ve sınırlı da olsa sanayi ürünlerinin dış pazarlara açılabilmesi için Dışişleri Bakanlığı’nın daha etkin bir rol üstlenmesi gerektiğini söyledi.

Bu hedefin, yalnızca ürünlerin herhangi bir pazara ulaşmasıyla sınırlı kalmaması gerektiğini belirten Şahiner, aynı ürünü üretmenin ötesinde daha yüksek katma değer sağlayabilecek pazarlara erişim için bir kılavuzluk gerektiğini dile getirdi. Bu noktada Ticaret Müşavirliği ya da benzeri birimler üzerinden yeni bir örgütlenmeye ihtiyaç duyulduğunu kaydetti.

YÜKSEKÖĞRENİM VE TURİZM: “TEMSİLCİLİKLER AYRI BİR ÇALIŞMA KURMALIDIR”
Şahiner, ülkenin lokomotif sektörleri arasında turizmi işaret ederken, yükseköğrenimi de doğrudan “sektör” olarak tanımlamasa da bu alana hizmet veren geniş bir ekonomik yapı bulunduğunu ve öğrencilerin ülkeye ciddi bir katma değer bıraktığını söyledi. Ekonomi ve Enerji Bakanı’nın “150 bin öğrenci potansiyeli” açıklamasına değinen Şahiner, önceliğin kalite olduğunu vurguladı; ancak öğrenci pazarının sürdürülebilir biçimde genişlemesi için dış temsilciliklerin bu alanda ayrı bir çalışma kurması gerektiğini savundu.

Şahiner, bu yapı mevcut haliyle kurulamıyorsa yeni bir teşkilatlanmaya gidilmesi gerektiğini belirterek, “Dışişlerinin ilgili temsilciliklerinin bu alanda ayrı bir çalışma kurması… kuramıyorsa yeni bir teşkilatlanmaya girmesi gerekiyor ve bu iletişimin hükümetle kurulması şarttır” dedi. Turizm için de benzer bir ihtiyaç olduğunu söyleyen Şahiner, temsilciliklerin katkı koyduğunu ancak bunun daha kurumsal ve daha güçlü bir yapıyla artırılması gerektiğini ifade etti.

DIŞ TİCARET AÇIĞI: “İTHALAT 3-4 MİLYAR DOLAR BANDINA GELDİ”
Şahiner, dış ticaretteki yapısal sorunu rakamlarla anlattı. İhracatın uzun süredir 100-200 milyon dolar bandında seyrettiğini, buna karşılık ithalatın birkaç yıl önce 1.5-1.6 milyar dolar bandındayken daha sonra 3-4 milyar dolar aralığında seyrettiği bilgisinin komiteye sunulduğunu aktardı. Şahiner, bu tablonun üreticinin yüksek girdi maliyetleri altında üretim yapmasına rağmen ürününü pazarlamada zorlanmasına yol açtığını söyledi.

Bu nedenle Dışişleri Bakanlığı’nın, elindeki temsilcilik ağını “yeni bir yapıyla” daha etkin kullanarak, üreticinin aynı üründen daha yüksek gelir elde edebileceği pazarlara erişim kanalını büyütmesi gerektiğini vurguladı. Şahiner, ticaretin bir yerden başlayınca bağlantıların genişleyebileceğini belirterek, narenciye ile başlayan bir ihracat ilişkisinin zamanla farklı ürünlerin pazarını da açabileceğini söyledi.

“KAYNAK YOK” UYARISI: “MALİYE YIL İÇİNDE MİLYAR MİLYAR AKITTI”
Şahiner, bütçede bu hedeflere dönük bir kalem görmediğini belirterek, yıl içinde kaynak yaratılabildiğini savundu. Maliye Bakanlığı’nın yıl içinde istediği kalemlere büyük kaynaklar aktarabildiğini söyleyen Şahiner, Dışişleri Bakanı’na şu çağrıyı yaptı: “Lütfen size kaynak yoktur bahanesinin arkasına sarılıp da bu gibi önemli adımlardan sizi alıkoymasınlar”.

NARENCİYE KRİZİ VE “İKİ BELGE” BAŞLIĞI
Şahiner, iki yıl kadar önce yaşanan narenciye krizini örnek göstererek, adada olmadığı belirtilen bir hastalığı taşıyabilecek bir böcek gerekçesiyle ürünlerin Türkiye Cumhuriyeti’ne giremediğini hatırlattı. Şahiner, bu gerekçenin Türkiye’nin büyük üretim kapasitesi ve risk hassasiyeti nedeniyle “anlaşılabilir” olduğunu söyledi; ancak transit ve alternatif taşıma seçeneklerinin de engellendiğini belirterek, sürecin üreticiyi çıkmaza soktuğunu ifade etti.

Bu çerçevede ihracatın temel evraklarına dikkat çeken Şahiner, “İki belgeye ihtiyacımız var… Bir tanesi Bill of Lading, Menşe Şahadet Nemesi. Diğeri ise Fitosanitari sertifikayı denilen bitki sağlığı sertifikası” dedi. Şahiner, bu belgelerle dünya pazarlarına giriş yapılabildiğini, ancak fitosanitari sertifika başlığında tıkanmalar yaşandığını anlattı. İki yıl önce, Mağusa Limanı’ndan çıkan bir geminin Kıbrıs’ın kuzeyi evrakları ve menşe belgesiyle Avrupa dışındaki birçok ülkeye giriş yapabildiği bilgisini edindiklerini aktaran Şahiner, sorunun temel olarak bitki sağlığı sertifikasında düğümlendiğini söyledi.

Şahiner, yarın başka bir böcek ya da başka bir olumsuzluk çıktığında aynı tablonun yeniden yaşanmaması için, Dışişleri Bakanlığı’nın kurumsal hafızası ve erişim kanallarıyla sürece dahil olmasını zorunlu gördüğünü belirtti. Narenciyede ve dönem dönem süt ürünlerinde yaşanan tıkanmaların üreticiyi “geriye dönülmez” bir noktaya itebildiğini söyleyen Şahiner, pandemi sonrası enflasyon ve girdi maliyetlerindeki artış nedeniyle üretimden kopan üreticinin geri dönüşünün artık çok daha zor hale geldiğini vurguladı.

“MUTLAKA KURUMSAL BİR AÇILIM ŞART”
Şahiner, Dışişleri Bakanlığı bütçesinin hak ettiğinin altında olduğunu ifade ederken, yıl içinde bu sorunları çözecek kurumsal bir yapının oluşturulmasının zorunlu olduğunu söyledi. Şahiner, “Yıl içerisinde mutlaka ve mutlaka bu sorunlar çözecek kurumsal bir yapıya kavuşturulması ve bir kanaldan da Dışişleri Bakanlığı kanalıyla bir açılım gelmesi şart” diyerek konuşmasını tamamladı ve “Beğendiğiniz için teşekkür eder, saygılar sunarım” dedi.

Exit mobile version