Bugün Kıbrıs
Cumhurbaşkanı Tufan Erhürman, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’nin Kişisel Temsilcisi María Ángela Holguín Cuéllar ile bugün Lefkoşa’nın kuzeyinde ilk yüz yüze görüşmesini gerçekleştirdi. Bir saatten fazla süren görüşme sonrası Erhürman basına değerlendirmelerde bulundu.
Erhürman, görüşmede üç temel başlığın ele alındığını belirterek, bunlardan ilkinin Kıbrıs konusunda sunulan dört maddelik metodoloji önerisi olduğunu söyledi. Bu kapsamda, söz konusu metodolojinin ne içerdiğini ve neden böyle bir öneri sunduklarını Holguín Cuéllar’a ayrıntılı biçimde aktardıklarını ifade etti.
İkinci başlıkta ise, ilk görüşmede Rum lider Nikos Hristodoulidis ile birlikte ortaya koyulan 10 maddelik paketin daha detaylı biçimde ele alındığını belirten Erhürman, pakete neden ihtiyaç duyulduğunu ve paketteki maddelerin ne içerdiğini detaylı şekilde aktardığını söyledi.
Üçüncü konu başlığının ise, Cenevre ve New York’ta önceki liderler tarafından üzerinde uzlaşılmış olan güven yaratıcı önlemler olduğunu kaydeden Erhürman, özellikle geçiş noktaları ve ara bölgede AB desteğiyle planlanan güneş enerjisi paneli projesi üzerinde durduklarını söyledi.
Erhürman görüşmeyi, “Genel olarak son derece verimli geçtiğini, birbirimizi çok daha iyi anlamamız açısından da çok yararlı olduğunu düşünüyorum” sözleriyle değerlendirdi.
ERHÜRMAN: “METEHAN’DAKİ SIKIŞIKLIK ÖNGÖRDÜĞÜMÜZ BİR PROBLEMDİ, BASİT BİR ADIMLA HAFİFLETİLEBİLİRDİ”
Açıklamasında, Metehan geçiş noktasında bugün yaşanan ciddi sıkışıklığın görüşmenin başlarında önemli yer tuttuğunu belirten Erhürman, sorunu Holguín Cuéllar’a detaylarıyla aktardığını söyledi.
Erhürman, geçişlerde yaşanan sorunun daha önce tespit edildiğini hatırlatarak şöyle dedi:
“Bir süre önce çalışmanın başlayacağının bilinciyle orayı ziyaret etmiştik. Güneyde de üç kabin olursa ve kabinler sürekli personelle dolu halde olursa yaşanacak olan sıkıntı çok daha hafif bir şekilde atlatılabilir demiştik.”
Sabah saatlerinde bir şeridin tamamen kapandığını, kuzey ve güney yönünde ciddi yoğunluk yaşandığını belirten Erhürman, Güney’deki kabinlerin de verimli şekilde çalışmadığını vurguladı. Bunun yalnızca Türk tarafının tespiti olmadığını ifade eden Erhürman, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“Güneyde yayınlanan gazetelerde de çıktı. Birinde bölgenin belediye başkan yardımcısı, sorunun temel kaynağının üç kabinin dolu bir şekilde hizmet vermiyor oluşu olduğunu açıkladı.”
Cumhurbaşkanlığı Müsteşarı Mehmet Dânâ’nın Rum tarafındaki muhatabı Menelaos Menelaou ile temasa geçtiğini belirten Erhürman, bu doğrultudaki taleplerin tekrar iletildiğini söyledi.
Sorunun çözülmesinin her iki toplum için de önemli olduğunu vurgulayan Erhürman şöyle devam etti:
“İnsanların oralarda 1 saat, 2 saat eziyet çekmemesidir amaç. Çok somut bir şekilde ortaya konulan bir talebe dahi bu kadar zaman geçmesine rağmen yanıt verilmemiş olmasının üzücü olduğunu bir kez daha paylaştım.”
“MASADA OLMASI GEREKMEYEN KONULARIN BASIN ÜZERİNDEN TARTIŞILMASINI DOĞRU BULMUYORUM”
Bir gazetecinin, Rum liderin önceki açıklamalarına ilişkin sorusu üzerine Erhürman, ilkelerinin değişmediğini belirterek şunları dedi:
“Görüşülmesi gereken şeylerin basın üzerinden karşılıklı açıklamalarla sanki görüşülüyor gibi bir hale gelmesini tercih etmiyorum. Ama gerek olduğu zaman elbette cevap vermek zorunda hissederim. Bu konudaki düşüncemi bugün Sayın Holguín Cuéllar’la bir kez daha paylaştım.”
Erhürman, Lübnan’la imzalanan anlaşma gibi müzakere masasının konusu olmayan başlıklarda açıklama yapma hakkını saklı tuttuğunu söyledi.
“BU SÜREÇ LİDERLERİN DEĞİL, HALKLARIN SÜRECİDİR; ŞEFFAF BİÇİMDE YÜRÜTECEĞİZ”
Holguín Cuéllar’ın “liderlerin çabalarının desteklenmesi gerektiği” yönündeki sözleri sorulduğunda Erhürman, ifadenin ayrıntısını bilmediğini ancak muhtemelen halkların desteğine vurgu yapıldığını düşündüğünü belirtti:
“Bu iş sadece liderlerle olacak bir iş değildir. Halkların sürece desteği önemlidir. Biz süreci mümkün olduğunca şeffaf bir şekilde, her adımı halkımızla paylaşarak yürütüyoruz.”
Şeffaflığın müzakere sürecinin sağlıklı işlemesi için kritik olduğunu yineleyen Erhürman, Güney’de de benzer bir anlayışın benimsenmesini temenni ettiğini söyledi.
“5+1’E KARŞI DEĞİLİZ; AMA VERİMLİ OLMASI İÇİN LEFKOŞA’DA İLERLEME GÖRMEK ZORUNDAYIZ”
Erhürman, 5+1 formatına ilişkin açıklamasında, Türkiye ve Yunanistan’ın da katıldığı genişletilmiş bir toplantıya karşı olmadıklarını, ancak bunun anlamlı olabilmesi için önce Lefkoşa’da somut ilerleme sağlanması gerektiğini belirtti:
“5+1’e gitmemek gibi tutumumuz asla yoktur. Ancak verimli olabilmesi için ön hazırlıkların Lefkoşa’da doğru dürüst yapılıp çözümler bulunması gerekir.”
Holguín Cuéllar ile tekrar görüşmeye hazır olduklarını söyleyen Erhürman, sürecin üç başlıkta ilerleme sağlanarak devam etmesini umduklarını ifade etti.
