Bugün Kıbrıs
Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) Girne İlçe Başkanı Ayşe Öztabay, Kanal T’de Damla Dabiş’in sunduğu “İnce Ayar” programına konuk oldu. 19 Ekim Pazar günü yapılacak cumhurbaşkanlığı seçim sürecine ilişkin konuşan Öztabay, hem bir yurttaş hem de TDP ilçe başkanı olarak heyecanlı olduğunu belirtti.
“Hem Ayşe Öztabay olarak heyecanlıyım, hem TDP’nin ilçe başkanı olarak heyecanlıyım, hem de adalet, eşitlik ve liyakat gibi ciddi değerlerin yeniden hayat bulacak olması nedeniyle heyecanlıyım.”
Öztabay, seçim sürecinde TDP’nin toplumun beklentilerine kulak verdiğini, alınan kararların parti meclisi ve merkez yürütme kurulunda titizlikle değerlendirildiğini kaydetti:
“Toplumun beklentilerini analiz ettik ve doğru kararın, CTP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Tufan Erhürman’ın yanında olmaktan geçtiğine karar verdik.”
“GÜVERCİNİ BAŞAĞIN YANINA KOYDUK”
TDP Genel Başkanı Zeki Çeler’in sözlerine atıf yapan Öztabay, iki partinin ortak hareketini şu şekilde açıkladı:
“Güvercini başağın yanına koyduk ve ‘ortaklaşma’ kelimesi tam da hedefimizi yansıtıyordu. Her buluşmada birlikte hareket ettik çünkü güvenimiz tam. Erhürman’ın yaptığı bütün konuşmalar toplumu birleştirici, hak ve menfaatlerimizi koruyucu nitelikteydi.”
Kararlarının toplumda olumlu karşılandığını belirten Öztabay, “TDP’nin kararı ve Erhürman’ın adaylığı toplum tarafından olumlu karşılandı” dedi.
“SANDIKLARI KORUMAK İÇİN GÖNÜLLÜ DESTEK ÇOK KIYMETLİ”
Sandık güvenliğinin önemine dikkat çeken Öztabay, seçmenlerin gönüllü desteğinin kendileri için çok değerli olduğunu vurguladı:
“Sandıklara yerleştik. Herkes telefonla arayarak sandıkları korumak için görev talep etti. Siyasi bir pozisyonu olan birisi için gönüllü destek çok kıymetlidir. Biz seçim gününü bayram olarak görüyoruz.”
“TATAR, ERHÜRMAN’IN KARŞISINA ÇIKMAYA CESARET EDEMEDİ”
Cumhurbaşkanlığı adayları arasında televizyon tartışmasının gerçekleşmemesini eleştiren Öztabay, “Keşke adayları karşı karşıya görebilseydik ama başaramadık. Bu gerçekten cesaret işi. Cumhurbaşkanı ve bağımsız aday Ersin Tatar’da bu cesaret yoktu” dedi.
Cumhurbaşkanlığı makamının yalnızca protokol görevleriyle sınırlı olmadığını hatırlatan Öztabay, “Erhürman da bunu net şekilde ifade etti” diye ekledi.
“CUMHURİYET GÜVENLİK KURULU TOPLANMADI, GÜVENLİK ZAFİYETİ SÜRÜYOR”
Öztabay, anayasanın 111. maddesi uyarınca toplanması gereken Cumhuriyet Güvenlik Kurulu’nun beş yıldır toplanmadığını hatırlattı:
“Bu kurul 4. Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı döneminde düzenli toplanır, güvenlik önlemleri uzmanlarla tartışılırdı. Güvende yaşamak toplumun anayasal hakkıdır. Ancak mevcut dönemde bu kurul toplanmadı, bu da güvenlik zafiyeti yaratıyor.”
Ayrıca Bakanlar Kurulu kararlarının Resmî Gazete’de yayımlanmamasını da eleştiren Öztabay, “Bilgi verilmedi, nüfus sayıları paylaşılmadı. Eğer mevcut cumhurbaşkanı toplumun güvenliğini önemseseydi, beş yıl içinde bu kurulu toplayabilirdi” dedi.
“CUMHURBAŞKANININ GÖREVLERİ VE TARAFSIZLIK İHLALİ”
Cumhurbaşkanının anayasal görevlerini yerine getirmediğini savunan Öztabay, 146. ve 147. maddelere atıf yaparak “Cumhurbaşkanı yasaları ve kararları denetlemek zorundadır ama mevcut cumhurbaşkanı yalnızca izlemekle yetindi” dedi.
Ayrıca madde 102’nin 5. fıkrasına dikkat çekerek, “Cumhurbaşkanı devletin bütününü temsil eder, bölünmesini değil. Anayasa ve kamu işlerine saygı göstermekle yükümlüdür.” ifadelerini kullandı.
“ERHÜRMAN TOPLUMUN TALEBİNİ YANSITIYOR”
Erhürman’ın toplumun ihtiyaçlarını doğru okuduğunu belirten Öztabay, “Erhürman’ın pankartlarında yazan her şey toplumdan kaynaklıdır. Toplum ciddiyete, eşitliğe ve adalete ihtiyaç duyuyor. Erhürman, cumhurbaşkanının yetkilerini kamu yararı için kullanacak.” dedi.
“HUKUKÇU KİMLİĞİ DENGE SAĞLAR”
Erhürman’ın hukukçu kimliğinin ülke içinde ve uluslararası alanda denge sağlayacağını belirten Öztabay, “Pazartesi günü itibarıyla KKTC’nin ikinci hukukçu cumhurbaşkanı olacak. Bu, toplumda güven yaratıyor” ifadelerini kullandı.
“DEMOKRASİNİN HÂKİM OLDUĞU BİR SEÇİM TALEP EDİYORUZ”
Öztabay, TDP olarak hedeflerinin açık olduğunu dile getirdi:
“Ne kadar unutturulmaya çalışılsa da biz sosyal güvenlikli ve demokratik bir ülkede yaşıyoruz. Sorunsuz, adil ve demokrasinin hâkim olacağı bir seçim istiyoruz.”