Bugün Kıbrıs

Meclis’te “iki devletli çözüm” şovu başladı

Bugün Kıbrıs

Cumhuriyet Meclisi, Cumhurbaşkanlığı seçimleri nedeniyle 20 Ekim’e kadar çalışmalarına ara verilmesine rağmen, bugün olağanüstü birleşimle toplandı. Meclis Başkanı Ziya Öztürkler’in başkanlığında toplanan Genel Kurul’un gündeminde, Kıbrıs sorununa ilişkin “iki devletli çözüm” karar önerisi yer aldı.

Oturumda ilk konuşmayı Hukuk, Siyasi İşler, Dışilişkiler ve Savunma Komitesi Başkanı Yasemi Öztürk yaptı. Öztürk, komitenin öneriyi teknik düzenlemelerle birlikte oy çokluğuyla kabul ettiğini, Komite Başkan Vekili Ongun Talat ve üye Ürün Solyalı’nın red oyu verdiğini belirtti.

Komite çalışmalarına Ulusal Birlik Partisi, Demokrat Parti ve Yeniden Doğuş Partisi’nden milletvekillerinin yanı sıra bazı bağımsız ve Cumhuriyetçi Türk Partisi milletvekillerinin de katıldığını ifade eden Öztürk, “Kıbrıs Türk halkı hiçbir zaman masadan kalkan taraf olmamıştır. 1963’te Akritas Planı ve Kanlı Noel saldırılarıyla başlayan süreçte adada iki ayrı halk ve iki ayrı devlet gerçeği ortaya çıkmıştır” dedi.

Tarihten günümüze yaşanan gelişmeleri aktarırken, Gazze’de 2023 yılında başlayan savaşın ardından Kıbrıs’ın yeni bir tehdit bölgesine dönüştüğünü ileri süren Öztürk, “Gazze’de yaşanan işgal ve soykırım girişiminden sonra tehlikenin Kıbrıs’a yöneldiğini gördük. Kıbrıs Filistin olmasın dedik. Bugün adada karşımızda eski İngiltere değil, Siyonist yapılanmadır” ifadelerini kullandı.

“KIBRIS’TA YENİ TEHDİT SİYONİST KOALİSYON GÜÇLERİDİR”
Öztürk, İsrail’in Kıbrıs’taki faaliyetlerinin askeri ve istihbari boyut kazandığını iddia ederek, “İsrail, adayı batmaz bir savaş gemisine dönüştürmüştür. Güney Kıbrıs, İsrail’in çıkarları için kullanılmaktadır. Kıbrıs’ın güneyinde bulunan Trodos Dağları’ndaki radar üssü, dünyanın en önemli istihbarat merkezlerinden biri haline gelmiştir” dedi.

İsrail, Yunanistan ve Güney Kıbrıs arasında yapılan üçlü toplantıların dokuz kez tekrarlandığını söyleyen Öztürk, “Bu gelişmelerin ardından Kıbrıs tarihinde ilk kez adada yaşayan Türkler ve Rumlar Siyonist işgalden söz etmeye başlamıştır. Güney Kıbrıs bugün hava, kara ve denizden İsrail’in koruma hattına girmiştir” iddiasında bulundu.

Öztürk, Kıbrıs’ta asıl tehdidin artık “Siyonist koalisyon güçleri” olduğunu savunarak, “Birleşmiş Milletler’in ve bazı çevrelerin federasyon ısrarı modası geçmiş bir argümandır. Gerçek tehdit, Güney Kıbrıs’ta yapılanan İsrail merkezli istihbarat ağlarıdır. Yeni muhatabımız artık İsrail’dir” ifadelerini kullandı.

Türkiye’nin Kıbrıs’taki varlığının “işgal” olarak nitelendirilemeyeceğini söyleyen Öztürk, “Kıbrıs Türkü Türkiye’nin asli unsurudur. Ada Anadolu’nun coğrafi parçasıdır. Bugün Kıbrıs için işgalci, İsrail ve onunla aynı eksende bulunan ülkelerdir” dedi.

Konuşmasını “Kıbrıs’ta geleceğimiz için iki ayrı devleti kabullenmek, hayatta kalmanın tek çözümüdür” sözleriyle tamamlayan Öztürk, federasyon modelinin artık geçerliliğini yitirdiğini savundu.

Meclis Oturumunu canlı izlemek için

Exit mobile version