ULUSLARARASI DAVADA İTİRAF
Ersin Tatar’ın ayrılıkçı politikalarının bedelini Kıbrıslı Türkler ödeyecek: Kıbrıs’ın kuzeyinde Rumlara ait araziler üzerinde lüks konut projeleri yürüten Ukrayna vatandaşı bir iş insanı, Güney Kıbrıs mahkemesinde hakkındaki suçlamaları kabul etmeye karar verdi. Sanık, reklam, satış ve mülkiyet ihlali dahil 36 ayrı suçtan yargılanıyor.
ULUSLARARASI DAVADA İTİRAF
Ersin Tatar’ın ayrılıkçı politikalarının bedelini Kıbrıslı Türkler ödeyecek: Kıbrıs’ın kuzeyinde Rumlara ait araziler üzerinde lüks konut projeleri yürüten Ukrayna vatandaşı bir iş insanı, Güney Kıbrıs mahkemesinde hakkındaki suçlamaları kabul etmeye karar verdi. Sanık, reklam, satış ve mülkiyet ihlali dahil 36 ayrı suçtan yargılanıyor.
Bugün Kıbrıs
NE ANLAMA GELİYOR?
Politis’in haberine göre sanığın avukatları, önümüzdeki duruşmada “suçlamaları kabul edeceğini” mahkemeye bildirdi. Bugün Kıbrıs’a konuşan uzmanlara göre ise bu dava, uluslararası hukukta ilk kez bir yabancı yatırımcının “işgal altındaki bölgede mülk ihlali” suçlamasını kabul etmesi anlamına geliyor. Kıbrıs Cumhuriyeti savcılığı bu gelişmeyi emsal göstererek, benzer gayrimenkul projelerine yönelik yeni soruşturmalar başlatmaya hazırlanıyor.
KIBRISLI TÜRKLERİ NASIL ETKİLER?
Güney’in bu dosyayı uluslararası tanıtım ve yargı platformlarında örnek olarak kullanması, kuzeydeki mülkiyet rejimine yönelik meşruiyet tartışmalarını derinleştirecek. Sınır geçişlerinde bu alanda çalışan müteahhit, emlakçı ve pazarlamacılar için hukuki risk artacak. Türk tarafı bu gelişmeyi “siyasi dava” olarak nitelendirirse, karşı misilleme olasılıkları gündeme gelecek.
BÜYÜK RESİM
Mayıs 2025’te Güney Kıbrıs’ta “yabancı yatırımcıya dava dalgası” başladı. Bu gelişme, Apostolides v. Orams davasından (ABAD, 2009) sonra, Kıbrıs’taki mülkiyet mücadelesinde yeni bir dönüm noktası olarak görülüyor. Uzmanlara göre, “itiraf” kararı; AİHM’in Demopoulos (2010) kararında “etkin iç hukuk yolu” olarak tanıdığı Taşınmaz Mal Komisyonu (TMK)’nın rolünü yeniden gündeme taşıyabilir.













