Bugün Kıbrıs

Ersoy: “Kim seçilirse seçilsin külliyenin üzerinde federasyon baskısı oluşturacağız”

Bugün Kıbrıs

Bağımsızlık Yolu Genel Sekreteri Umut Ersoy, Kanal T’de Ahmet Kaptan’ın sunduğu Kaptanın Günlüğü programında gündemi değerlendirdi. Ersoy, “Kim seçilirse seçilsin külliyenin üzerinde federasyon baskısı oluşturacağız” diyerek masada samimi bir federasyon savunusunun önemine dikkat çekti.

“İKİ DEVLETLİLİK TEZİ TAKİYECİ BİR YAKLAŞIM”
Ada üzerinde iki halkın bulunduğunu ve her halkın kendi haklarını tayin etme hakkı olduğunu söyleyen Ersoy, “İki devletlilik siyasetini desteklemiyor olsak da insanlarımızın federal birleşik bir Kıbrıs ile değil de iki farklı devlet anlayışı içerisinde yaşama arzusunun anlaşılabilir olduğunu anlayabiliyoruz” dedi.

Ancak iki devletlilik tezini savunan çevrelerin samimi olmadığını belirten Ersoy, “İki devletlilik tezini savunan taraf halkı kandırıyor, mevcut durumdan faydalanıyor. Beş yıl önceki seçimde müdahale göze sokularak yapıldı ve Ersin Tatar getirildi” ifadelerini kullandı.

“KKTC’NİN TANINMASI İÇİN HİÇBİR ŞEY YAPILMADI”
Ersoy, 1983’te ilan edilen KKTC’nin iki devletli modelle zaten denendiğini hatırlatarak, “İki devlet modeli yeniymiş gibi davranmaya gerek yok” dedi.

“Siz KKTC’nin tanınması için ne yapıyorsunuz? Beş yıl boyunca hiçbir şey yapılmadı, aksine geriye gidildi. Türkiye bağımsız egemen iki devlet tezini savunuyorsa TBMM’den KKTC’yi bağımsız bir devlet olarak tanıyorum kararı çıkarabilir. Sadece BM’de çağrı yapmakla olmaz, diplomatik bir atılım gerekir” ifadelerini kullandı.

“İNGİLİZ ÜSLERİ ADADAN ÇEKİLMELİ”
Garantörlük sistemini de eleştiren Ersoy, “Bağımsız, egemen bir devletin nasıl garantörü olabilir?” diyerek İngiliz üslerinin adadan çekilmesi gerektiğini söyledi.

İngiliz üslerinin Filistin’de yaşanan soykırımda Kıbrıs’ı araç haline getirdiğini savunan Ersoy, “Türkiye’nin ve işbirlikçisi Ersin Tatar’ın İngiliz üslerinden rahatsızlığı yok. Üslere karşı çıkan bir politika izlenmiyor, bunun yerine Rumlar silahlanıyor deniyor” dedi.

“GÜVENCE SADECE KIBRIS SORUNUNDA MI VAR?”
Ersoy, garantörlük tartışmalarını özel sektör çalışanlarının güvencesizliğiyle ilişkilendirerek, “Güvence güvence deniyor ama özel sektörde sendika yok. Güvence sadece Kıbrıs sorununda mı var?” diye sordu.

Özel sektörde sendika hakkı tanınmadığını ve çalışanların güvence altına alınmadığını söyleyen Ersoy, bunun da “takiyecilik” olduğunu ifade etti.

“PROGRAM TARTIŞILMAZSA HAYAL KIRIKLIĞI OLUR”
Seçim sürecine dair değerlendirmelerde bulunan Ersoy, “Tatar’ı değiştirelim de ne olursa olsun” anlayışının Tufan Erhürman etrafında kenetlenmeye yol açtığını belirtti. Ancak Erhürman’ın net bir siyasal program ortaya koymadığını söyleyen Ersoy, “Yerine gelecek kişinin programı tartışılmazsa yarın hayal kırıklıkları olabilir” dedi.

“KIBRISLI TÜRKLER FEDERASYONU SAVUNDUĞU SÜRECE DİKKATE ALINIR”
Erhürman’ın söylemlerinde muğlak bir yaklaşım bulunduğunu belirten Ersoy, “Kıbrıslı Türkler federasyonu savunduğu sürece dünya tarafından dikkate alınır. İki devlet savunulmaya başlandığında masadan kaçan Anastasiadis ve Hristodulidis rahatladı” dedi.

“Masada samimi bir şekilde federasyon savunulması çok önemli. Ama mücadele sadece masada olmaz. Halkların kendi öz gücü olmadan siyasi eşitlik mücadelesi verilemez. Kim seçilirse seçilsin külliyenin üzerinde federasyon baskısı oluşturacağız” sözleriyle konuşmasını tamamladı.

Exit mobile version