Yunan neo-Nazi partisi Altın Şafak’ın lideri Nikos Mihaloliakos, aldığı hapis cezasının yarısından az bir süre sonra tahliye edildi.
Devlet medyasının haberine göre, aşırı sağcı siyasetçi ve Holokost inkârcısı Nikos Mihaloliakos’un, önceki gün yargı kurulu tarafından sağlık sorunları gerekçe gösterilerek 13 yıllık cezasının geri kalanını evinde çekmesine izin verildi.
Mihaloliakos, Altın Şafak destekçileri tarafından göçmenlere ve siyasi muhaliflere yönelik bir dizi şiddet saldırısı nedeniyle 2020’de hüküm giymesinin ardından ikinci kez serbest bırakıldı.
AFP haber ajansının bildirdiğine göre, Mihaloliakos Mayıs 2024’te kısa bir süreliğine serbest bırakılmış, ancak yargı yetkilileri yeterince iyi davranış göstermediğini tespit ederek onun tekrar cezaevine girmesine karar vermişti.
Mihaloliakos, anti-faşist bir müzisyenin öldürülmesi ve Mısırlı balıkçılar ile komünistlere yönelik cinayet girişimiyle bağlantılı olduğu ortaya çıkan bir suç örgütü olduğu tespit edilen Altın Şafak partisini kurmuş ve genel başkanlığını yapmıştı.
Mihaloliakos ve eski milletvekilleri, suç örgütünü yönetmekten veya örgüte üye olmaktan suçlu bulundu.
YKP: HALK HAREKETİ, FAŞİSTLERİ DOĞURAN SÖMÜRÜCÜ DÜZENİ MAHKUM EDECEK
67 yaşındaki Mihaloliakos’un beş yıl hapis yattıktan sonra şartlı tahliye edilmesi ülkede büyük tepki gördü.
En büyük tepkilerden biri Yunanistan Komünist Partisi’nden (YKP) geldi.
“Nazi suçlusu Michaloliakos hapisten çıkarılmamalı!” başlıklı bir açıklama yapan YKP, Altın Şafak saldırı taburlarının PAME üyelerine, sendikalara ve komünistlere yönelik kanlı saldırıların üzerinden tam 12 yıl geçtiğini, hatırlatırken, Pavlos Fyssas’ın öldürülmesinin yıldönümünden ise sadece altı gün önce bu tahliye kararının verildiğini vurguladı.
Açıklamada, “Benzer tahliye kararlarının devamı niteliğindeki bu kabul edilemez kararın şimdi bozulması gerekiyor” denildi.
Ülkedeki adalet sisteminin, PAME’ye yönelik ölümcül saldırıyı “tehlikeli bedensel zarar” kapsamına indirerek bu suç eyleminin zamanaşımına uğramasına neden olduğuna dikkat çeken YKP, bu sistemin hüküm giymiş Altın Şafak üyelerine, Nazilerin suç eylemlerine karşı “duyarlılığını” göstermeye devam ettiğini belirtti. Açıklamada, adalet sisteminin aynı zamanda, direnen, mücadele eden ve talepte bulunan işçi-halk hareketine karşı “dişlerini göstermekten” de çekinmediği ifade edildi.
Açıklamanın devamında şunlar kaydedildi:
“Burjuva ‘hukuk devleti’ ve kurumları ne yaparsa yapsın, Altın Şafak’ın ve sonrasında ortaya çıkan her türlü oluşumun, işverenlerin ve devletin işçi ve halk hareketine karşı uzun kolu olarak oynadığı rolü ‘temizleyemeyecektir’. İşlediği suçlar halkın ve gençliğin vicdanında silinmeyecektir.
Emek-halk hareketi, gençlik hareketi, her işyerinde, her okulda, her mahallede mücadele ederek, faşist oluşumların ve onları doğuran, besleyen sömürücü düzenin gerçek anlamda mahkum edilmesini sağlayacaktır.”