Bugün Kıbrıs

Anayasa mahkemesinde laiklik mücadelesi: Dava karar için ertelendi

Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS) ve Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası (KTOEÖS), okullarda başörtüsüne izin veren Disiplin Tüzüğü değişikliğine karşı Anayasa Mahkemesi’nde açtıkları davanın dördüncü duruşması dün tamamlandı. ahkeme, davayı karar için süresiz erteledi.

ÇELENK VE SAYGI DURUŞUYLA MESAJ VERDİLER
Duruşma öncesi Girne Kapısı’ndaki Atatürk büstüne çelenk bırakan ve saygı duruşunda bulunan öğretmen sendikaları, iktidara açık mesaj verdi.

KTÖS Genel Sekreteri Burak Maviş: “Burada olmamızın amacı, Bakanlar Kurulu ve Milli Eğitim Bakanı’nı Atatürk ilke ve inkılaplarının çizdiği yola davet etmektir” dedi.

“Disiplin Tüzüğü, toplumun bilimsel eğitim ve laik yaşamını tehdit eder noktaya gelmeden doğru yola dönülmeli” diye vurguladı.

KTOEÖS Başkanı Selma Eylem ise şunları söyledi:
“İki tane yolumuz vardır: Birincisi Atatürk’ün işaret ettiği çağdaş, ilerici ve özgürlükçü bir yol. Diğeri ise gericiliğin, kadının, bilimin ve toplumsal eşitliğin yok sayıldığı yol.”

Öğretmenler, açıklamaların ardından mahkemeye geçti.

EMARELER SUNULDU, HİTAPLAR YAPILDI
Anayasa Mahkemesi ve Yüksek Mahkeme Başkanı Bertan Özerdağ başkanlığında görülen davada, sendikaları temsilen Avukat Öncel Polili, savunma makamında ise Başsavcı Yardımcısı Cemaliye Usanmaz hazır bulundu.

Duruşmada önce dosyaya ilişkin emareler sunuldu, ardından taraflar mahkemeye hitap etti.

POLİLİ: “TÜZÜK ANAYASA’YA AYKIRI, LAİKLİĞİ VE EŞİTLİĞİ ZEHİRLİYOR”

Avukat Öncel Polili, Bakanlar Kurulu tarafından çıkarılan Tüzüğün “laiklik, eşitlik ve hukukun üstünlüğü” ilkelerine aykırı olduğunu savundu.

“14 Mart’ta yayımlanan Tüzük ülkede kaos yarattı” diyen Polili, okul yönetimlerinin başörtüsünü “siyasi sembol” olarak değerlendirdiğini ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarının da bunu desteklediğini belirtti.

“Anayasa’nın başlangıcında laiklik ilkesi yer almakta; bu bile verilen önemin göstergesidir” diyen Polili, Tüzüğün ideolojik olduğunu ve KKTC eğitim sisteminin laiklik temeli üzerine kurulu olduğunu vurguladı.

Polili, “Başörtüsü yalnızca dini bir sembol değil, aynı zamanda bir ibadet şeklidir. Tüzük, ‘takan inançlıdır, takmayan değildir’ algısı yaratıyor” dedi.

Tüzükle yalnızca başörtüsüne serbestlik tanınmasının eşitlik ilkesini ihlal ettiğini belirten Polili, “Tüm siyasi ve dini semboller yasakken, yalnızca başörtüsüne izin verilmesi eşitliğe aykırıdır” ifadesini kullandı.

USANMAZ: “EVRENSEL LAİKLİK ANLAYIŞI DİKKATE ALINMALI”
Başsavcı Yardımcısı Cemaliye Usanmaz ise savunmasında, tüzükte dini inanç değil kıyafet üzerinden düzenleme yapıldığını ve “fırsat eşitliği” gözetildiğini savundu.

“Çocuk Hakları Sözleşmesi’ne göre, 18 yaş altı bireylerin din ve vicdan özgürlüğü vardır” diyen Usanmaz, Türkiye’nin de 2012’den sonra “dayatmacı laiklik” anlayışını terk ettiğini belirtti.

Usanmaz, “Laiklik ilkesi ile din ve vicdan özgürlüğü bir arada değerlendirilmeli. Tüzükte zorlama yoktur, aksine özgürlüğün tanınması vardır” dedi.

Tarafların beyanlarının ardından Mahkeme, karar için davayı süresiz olarak erteledi.

POLİLİ: “KARAR OKULLAR AÇILMADAN AÇIKLANMALI”
Duruşma sonrası basına konuşan Avukat Polili, duruşma sürecinin hızlı ve etkili şekilde tamamlandığını belirterek:
“Artık mahkemenin kararını bekliyoruz. Çok uzun süreceğini sanmıyoruz. Umudumuz, kararın okullar açılmadan açıklanmasıdır” dedi.

Exit mobile version