Bugün Kıbrıs
Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Girne Milletvekili Ongun Talat, Meclis Genel Kurulu’nda yaptığı güncel konuşmada, geçtiğimiz hafta yaşanan ve gazetemizin kamuoyuna duyurduğu polis müdahalesi olayını gündeme taşıdı. Talat, biri öğretmen, biri mühendis olan bir çiftin, sekiz yaşındaki ikiz çocuklarının gözleri önünde fiziksel şiddet içeren bir müdahaleyle polis tarafından gözaltına alındığını söyledi.
Olayın basında yer almasından sonra görüntüleri izlediğini belirten Talat, şu ifadeleri kullandı:
“Yaklaşık 55 dakika boyunca parkta çocukları oynarken, masa başında son derece sakin oturan bir çifti, ne olduğu belli olmayan bir nedenle, dört erkek polis gelip yaka paça alıyor. Kadına iki erkek polis müdahale ediyor. Çocukları orada bırakıyorlar. O gece tanıştıkları yabancı kişiler çocukları karakola götürüyor.”
Talat, polis tarafından mahkemede verilen ifadelerin gerçeği yansıtmadığını, görüntülerde polisin iddia ettiği hiçbir durumun görülmediğini ve bu nedenle ilgili tahkikat memurunun mahkemede yalan söylediğini açıkça dile getirdi.
“POLİS, MAHKEMEDE YALAN SÖYLEDİ”
Ongun Talat, görüntülerde ne alkol testi reddi, ne küfür, ne de polise saldırı gibi bir davranışın yer aldığını vurgulayarak şunları söyledi:
“Mahkemeye verilen ifadede çiftin polisle tartıştığı, birinin polisin parmağını kırdığı, kravatını parçaladığı, alkol testi vermeyi reddettiği söyleniyor. Ancak görüntülerde bunların hiçbiri yok. Mahkemedeki ifade yalandır.”
“BU BİR SİSTEM SORUNUDUR”
Talat, bunun bireysel bir memur hatası değil, sistematikleşmiş bir ihlal sorunu olduğuna dikkat çekti. Kıbrıs Türk İnsan Hakları Vakfı’nın son raporuna atıf yaparak, Mayıs ayı başında her 48 saatte bir polis kaynaklı ifade özgürlüğü ihlali yaşandığını belirtti.
“MİSAFİRİMİZ VAR DİYE ANAYASAL HAKLAR ASKIYA ALINDI”
Konuşmasında, Recep Tayyip Erdoğan’ın ziyareti sırasında yapılan barışçıl bir eyleme yönelik polis müdahalesini de örnek veren Talat, şu çarpıcı ifadeyi kullandı:
“Polis memuru açıkça ‘Bugün misafirimiz var, bu yüzden müdahale ediyoruz’ dedi. Yani ‘bugünlük anayasa geçerli değil’ demek bu.”
GAZETECİLERE, AVUKATLARA MÜDAHALE: “SİVİL DENETİM ORTADAN KALKTI”
Talat ayrıca, Bekirpaşa Lisesi’nde haber yapan gazetecilere dava okunmasını, avukatların karakol bahçesinde açıklama yapmasının engellenmesini, Erenköy Lisesi öğrencilerinin otobüslerinin engellenmesini de örnek göstererek şunları söyledi:
“Bir haftada yaşanan tüm bu olaylar, sivil özgürlüklerin polis eliyle baskılandığını, keyfi bir güvenlik anlayışının yerleştiğini gösteriyor.”
POLİS İÇİN DERHAL SORUŞTURMA ÇAĞRISI
Talat, Girne Polis Müdürü’nün ciddi ve sorumluluk sahibi biri olduğunu belirterek, söz konusu müdahalenin derhal soruşturulması gerektiğini, aksi takdirde polis teşkilatının kamuoyu nezdinde tümüyle güven kaybedeceğini ifade etti.
“GÖRÜNTÜLER OLMASAYDI, BİR AİLE İFTİRAYLA MAHKÛM OLACAKTI”
Konuşmasının sonunda Talat, görüntüler olmasaydı kamuoyunun sadece polis beyanlarına dayanacağını ve bu çiftin iftira ile yaftalanmış olacağını belirtti. Medya Etik Kurulu’nun da masumiyet karinesine saygı uyarısı yaptığını hatırlattı:
“Polisin söylediği her şeyi gerçekmiş gibi yazmak, masumiyet ilkesini ihlal etmektir. Deneyimli gazetecilerin bile buna düştüğü bu olay, hepimize ders olmalıdır.”
“DOĞRU POLİSİN YANINDAYIZ, KEYFİLİĞİN KARŞISINDAYIZ”
Talat, konuşmasını şu çağrıyla tamamladı:
“Doğru düzgün işini yapan polis memurlarıyla çürük elmalar ayrılmalıdır. Aksi halde bu toplumun adalet duygusu yıpranacak, geleceğe güveni kalmayacaktır.”