İçişleri Bakanı Dursun Oğuz, BRT’de katıldığı “18. Saat” programında yabancıların taşınmaz mal edinme hakkını genişleten yeni düzenlemeleri değerlendirdi. Oğuz, hükümetin bu adımları, veriye ulaşmak, sektörü rahatlatmak ve ekonomik daralmayı aşmak adına attığını savundu.
“Emlak sektörünün durumunu hepimiz biliyoruz. Bunun siyasi ve ekonomik boyutu var. KKTC’nin bugünkü ve gelecekteki ekonomik durumunu etkileyen bir konu.”
“YASA VERİYE ULAŞMAK İÇİN DE GEREKLİYDİ”
Oğuz, 2024 Mayıs’ında hazırlanan yasanın tüm paydaşlarla görüşülerek oluşturulduğunu belirtti. Yasa sayesinde ilk kez sektöre dair veri elde edilebildiğini söyleyerek, düzenlemelerin gerekçesini şöyle özetledi:
“KKTC elden gitti, yabancılaştı söylemleri vardı. Bu yasa, veriye ulaşma anlamında da önemliydi.”
“TUTUKLAMALAR YOKTU, TALEPLER SONRADAN GELDİ”
Yasa hazırlanırken Simon Aykut ve benzeri konuların gündemde olmadığını belirten Oğuz, sonradan yaşanan tutuklamaların kamuoyundaki söylemleri değiştirdiğini ve hükümetin bu baskılarla karşı karşıya kaldığını ifade etti:
“Yasa geçtikten sonra uygulama ve piyasa ile ilgili başka talepler geldi. Tutuklamalar yoktu. Sonrasında söylemler farklı boyuta ulaştı.”
“İNŞAAT SEKTÖRÜ ZORDA, ARA FORMÜLLE ADIM ATTIK”
İnşaat sektörünün içine düştüğü kriz nedeniyle, bir “kanun hükmünde kararname” ile düzenleme yapıldığını söyleyen Oğuz, bu düzenlemeyi bir “açılım” olarak tanımladı. Ancak, 51’e 49 düzenlemesine şimdiye kadar herhangi bir başvuru olmadığını belirtti:
“Bize gösterdi ki siyasi anlamdaki baskılar, inşaat sektörünün daraldığını ve daha büyük kaos yaratacağını ortaya koydu.”
KAYIT DIŞI SATIŞA ELEŞTİRİ, VERGİ VURGUSU
Oğuz, bugüne kadar kayıt dışı kalan yabancı alıcıların vergi ödemediğini ve bu nedenle devletin ciddi kayıplar yaşadığını ifade etti:
“Güvenlik açısından muteber olan, vergilerini ödeyen ve kayda giren kişiler bu haklardan yararlanacak.”
Mayıs ayında geçirilen yasada, “KKTC’nin büyük arazilerinin yüzde 3’ünden fazlasının yabancılara satılamayacağı” maddesinin yer aldığını da hatırlattı.
YENİ HAKLAR: VİLLA VE DAİRE SINIRLARI GENİŞLETİLDİ
Yeni düzenlemeyle birlikte, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının 3 olan apartman dairesi alma hakkı 6’ya, 1 villa alma hakkı ise 3’e çıkarıldı. Diğer yabancılar için apartman dairesi edinme hakkı 3, villa edinme hakkı ise 2 olarak belirlendi.
Oğuz bu düzenlemelerin, “siyasi baskılardan bir nefes aldırmak ve sektörün talepleri doğrultusunda” yapıldığını savundu.
YABANCILARA MAL SATIŞI FONLARA KAYNAK OLDU
Yabancılara yapılan taşınmaz mal satışlarından elde edilen gelirle iki ayrı fon oluşturuldu. İlki, ülkedeki gençlere faiz desteği sağlamak amacıyla oluşturulan sosyal konut fonudur. İkincisi ise, Kuzey Kıbrıs’ta bırakılan Rum mallarına Taşınmaz Mal Komisyonu (TMK) üzerinden yapılacak ödemeler için kaynak yaratmayı hedefleyen fondur.
“İNŞAAT SEKTÖRÜ LOKOMOTİF DEĞİLSE DE HAREKETLİ BİR SEKTÖRDÜR”
İnşaatın sürekli olarak lokomotif sektör olamayacağını kabul eden Oğuz, sektörün kriz ortamında yine de hareket kazandıran bir alan olduğunu belirtti:
“İnşaat sektörü, tanınmayan KKTC’ye güven ortamı yaratıp mülk edinimini sağladı. Bu, iş insanlarımızın becerisiyle oldu.”