Karpazlı gençler isyan etti: “Bizi ancak ölünce mezarlarımızda ziyaret ederler!”
“Bu kaza değil, bile bile gelen felaketti!” “O fren patladığında ölümle burun burunaydık! Vicdanınız rahat mı?” “Teknofest için yollar kapanıyor, bize bir bariyer çok görülüyor!” “Poz verirken varsınız, yağmurda eğitim alırken yoksunuz!”
Karpazlı gençler isyan etti: “Bizi ancak ölünce mezarlarımızda ziyaret ederler!”
“Bu kaza değil, bile bile gelen felaketti!” “O fren patladığında ölümle burun burunaydık! Vicdanınız rahat mı?” “Teknofest için yollar kapanıyor, bize bir bariyer çok görülüyor!” “Poz verirken varsınız, yağmurda eğitim alırken yoksunuz!”
Bugün Kıbrıs
Yıllardır yok sayılan, görmezden gelinen, ihmallerin gölgesinde hayatta kalmaya çalışan Karpazlı gençler, artık susmadı. Yenierenköy’de yaşanan otobüs kazasının ardından Lefkoşa’ya seslerini duyurmak, yılların biriken öfkesini dile getirmek için Bugün Kıbrıs’a ulaştılar.
“BU KAÇINCI KAZA, BU KAÇINCI UYARI?”
Yenierenköy’de öğrenci taşıyan bir otobüsün frenlerinin patlaması sonucu devrilmesiyle 28 öğrenci ve bir şoför yaralandı. Bugün Kıbrıs’a konuşan öğrenciler, yıllardır sistematik olarak nasıl görmezden gelindiklerini, yaşadıkları ihmalleri ve bu son olayla birlikte artık taşan öfkelerini şu sözlerle dile getirdi:
“Bu kaçıncı olay? Bu kaçıncı kaza? Bu kaçıncı uyarı? Birilerinin buraya bakması, burayı duyması için ölmemiz mi gerekiyor? O zaman bile ancak bir ay gündemlerinde kalabiliyoruz!”
“BİLE BİLE GELEN FELAKET”
Kaza yapan otobüsün 18 yıllık olduğu, daha önce defalarca fren arızası yaşadığı ve hiçbir denetime tabi tutulmadığı belirtildi.
“Bu otobüs geçen sene fren patlattı, ağaca çarptı. Bu sene yine fren arızası sebebiyle duvara vurarak durabildiği bir kaza yaptı. En sonunda da dün devrildi. Herkes gözünü kapattı. Bu bir kaza değil, bile bile gelen bir felaketti.”
“MUAYENESİZ, BAKIMSIZ, TEHLİKELİ”
Öğrenciler, Eğitim Bakanlığı’nın izniyle taşımacılık yapan bu otobüslerin nasıl trafiğe çıktığını sorguladı:
“Bu otobüsler her sabah yüzlerce çocuğu taşıyor. Peki freni tutmayan, körüğü patlak bu araçlara kim izin veriyor? Eğitim Bakanı bu ihmale nasıl göz yumuyor?”
DEVLETİN YOKLUĞU: “YOLDA BARİYER YOK, ÖĞRENCİYE SAHİP ÇIKAN YOK”
Kazanın meydana geldiği noktada uçurum olmasına rağmen ne bir bariyer ne bir koruma duvarı bulunuyor.
“Otobüs 10 santim daha gitseydi, arkadaşlarımızın cesetlerini ormandan toplayacaktınız. Teknofest için yollar kapanıyor ama bizim için bir bariyer çok görülüyor. Bizim can güvenliğimiz, gösterişli törenlerden daha mı önemsiz?”
Ayrıca öğrencilerin otobüse tıklım tıklım bindirildiği sırada nöbetçi öğretmenlerin bile okuldan erken ayrıldığı, öğrencilerin yalnız bırakıldığı aktarıldı.
“Biz devlete ancak öğretmenlerimiz aracılığıyla ulaşabiliyoruz. Ama onlar da bizi görmezden gelirse, Kıbrıs’ın en ucunda sahipsizliğe terk edilmiş bu gençlik harcanır, yavaş yavaş yok olur. Bu otobüslerin ne halde olduğunu defalarca söyledik. Her seferinde dinlediler ama hiçbir şey yapmadılar. Şimdi soruyorum: O otobüsün içindeki bizdik. O fren patladığında ölümle burun buruna gelen bizdik. Şimdi vicdanınız rahat mı hocam? Gerçekten rahat uyuyabiliyor musunuz?”
“ÖLÜNCE Mİ KIYMETLİYİZ?”
Öğrenciler, kazadan sonra devlet yetkililerinin hastaneye gelip görüntü vermesini eleştirdi:
“Hastanede boy boy fotoğraf çektirmek kolay. Ama biz çadırlarda okurken, konteynerlerde yağmur altında eğitim alırken kimse yoktu. Yaşarken halimizi sormayanlar, ancak mezarımızı ziyaret eder.”
“BAŞARIYI SAHİPLENENLER DERTLERİMİZE KULAK TIKAYANLAR”
Kazada yaralanan öğrencilerin bir kısmı okulun futbol ve atletizm takımlarında yer alıyordu. Yaralanan öğrenciler arasında geçtiğimiz hafta düzenlenen atletizm turnuvasında üçüncü gelen takımın oyuncularının da bulunduğuna dikkat çekilerek şu ifadeler kullanıldı:
“Geçen hafta kupayla poz verenler, dertlerimizi anlatmak istediğimizde ortada yok. Başarıyı sahipleniyorlar ama sorunlarımıza çare olmuyorlar. Karpaz bölgesi okullarından dereceye giren takımlar varken, Lefkoşa’daki başarısız takımlar Türkiye’deki turnuvalara gönderiliyor. Bu nasıl adalet?”