Bugün Kıbrıs
Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS) ve Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası (KTOEÖS), ortaokul ve liselerde uygulanacak disiplin tüzüğüne karşı başlattıkları mücadelede yeni bir adım attı. 21 Nisan Pazartesi günü Anayasa Mahkemesi önünde yapılan açıklamada, sendikalar, söz konusu tüzüğün anayasaya ve yasalara aykırı olduğunu belirterek iptali ve yürütmesinin durdurulması için dava açtıklarını duyurdu.
SELMA EYLEM: “HER TÜRLÜ EYLEME VE HUKUKİ MÜCADELEYE DEVAM EDECEĞİZ”
KTOEÖS Başkanı Selma Eylem, basın mensuplarına yaptığı açıklamada şunları kaydetti:
“Ortaokul ve liselerimizde disiplin tüzüğüyle ilgili bugün Anayasa Mahkemesi’ne dava dosyalamak için buradayız. İki öğretmen sendikasıyla beraber destek veren örgütlerimiz, sendikalarımız ve siyasi partilerimiz de bizimledir. Anayasaya ve yasalara aykırı şekilde yapılan bu tüzüğe karşı hukuki mücadeleyi ortaya koymak için buradayız. İki sendika, diğer sendikalar, örgütler ve siyasi partilerle birlikte, tüm toplumumuzla birlikte laik eğitim ve laik toplum yapımıza karşı atılan bu adıma geçit yok diyoruz. Her türlü eyleme ve hukuki mücadeleye devam edeceğimizi buradan sizlerle paylaşmak isterim.”
Eylem ayrıca, bu hafta boyunca Girne, Mağusa, Güzelyurt ve Lefkoşa’da eylemlerin devam edeceğini duyurdu. “Yarın sabah saat 10.00’da İskele Bekirpaşa Lisesi’nde mücadele veren öğretmenlerimize destek olmak amacıyla örgüt temsilcilerimizle orada olacağız” dedi. Katılmak isteyen basın mensupları için Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası önünden saat 08.30’da minibüs kaldırılacağını da ekledi.
BURAK MAVİŞ: “KIZ ÇOCUKLARINI KAPATMAYA YÖNELİK ZİHNİYETE KARŞI BURADAYIZ”
KTÖS Genel Sekreteri Burak Maviş ise yaptığı açıklamada mücadelenin yalnızca hukuki değil, etik ve toplumsal bir duruş olduğunu vurguladı:
“Toplumsal bir mutabakat çerçevesinde Anayasa Mahkemesi’ne geldik. Birçok emekli veya aktif hukukçumuz bu davaya hazırlık noktasında bizlere katkı koydu. Kıbrıs Türk toplumunda kadınlar özgürdür. İster kapanır, ister açılır. Fakat çocuklar kapanmaz! Bugün burada olmamızın nedenlerinden biri, kız çocuklarını kapatıp hegemonyasını kurmak isteyen erkek zihniyetine karşı duruşumuzdur. Laik bir cumhuriyette, Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlı bir toplumda kadınların ve kız çocuklarının kılık kıyafet özgürlüğünü erkek politikacıların belirlemesine izin vermeyeceğiz.”
“HAVUZ MEDYASIYLA GÜNDEMİ SAPTIRMAK NAHİLE”
Maviş, hükümetin ve medya organlarının sendikalara yönelik yürüttüğü karalama kampanyalarına da tepki gösterdi:
“Tatar’ın, Arıklı’nın bu topluma söyleyecek hiçbir şeyi kalmamıştır. Sabah gazetesinden bir tetikçi gazeteciye iki makale yazdırarak gündemi değiştirmeye çalışıyorlar. Türkiye’deki gazetecilere bizi şikayet ediyorlar çünkü artık bu toplumdan bir beklentileri kalmadı. Bizi Türkiye düşmanı ilan edenlere diyoruz ki, evet bizim gibi insanlara güneyde Türk dostu derler. Bundan gocunmayız.”
“DEVLET-MAFYA-SİYASET ÜÇGENİNE DİKKAT ÇEKEN GAZETECİLER TEHDİT ALTINDA”
KTÖS Genel Sekreteri Burak Maviş, Türkiye’de deprem etkisi yaratan yolsuzluk haberlerinin Kıbrıs’ta yeteri kadar yer bulmadığna dikkat çekerek, gazeteci Ayşemden Akın’a yönelik tehditleri de gündeme taşıdı:
“Yıllardır bu ülkede ‘devlet-mafya-siyaset’ üçgenini dile getiriyoruz. Türkiye’nin arka çöplüğüne döndüğümüzü söylüyoruz ve birçok uluslararası raporda da bu yer alıyor. Şimdi artık Türkiye medyasında da bu konuşuluyor ama bizde yeterince konuşulmuyor. Kimse kusura bakmasın. 200 yıllık hariciye nezaretinin düştüğü duruma bakın. Bir önceki elçi geliyor ve kayıp videoları ortadan kaldırmaya çalışıyor. Susurluk’tan bile büyük bir olayla karşı karşıyayız. Türkiye Cumhuriyeti’nin dış politikasını yöneten elçilerden biri bu işin içinde ve bu haberleri yapan gazeteci arkadaşımız Ayşemden Akın tehditler alıyor.”
Maviş, bu tehditlerin sessiz kalınarak geçiştirilemeyeceğini belirterek, “Ayşemden, bilsin ki yalnız değildir bu mücadelede. Biz her türlü desteği vereceğiz” dedi.
“AKP VE TARİKATLARIN GÖLGESİNDE BİR EĞİTİMİ REDDEDİYORUZ”
Maviş, eğitimi ve çocukları tarikatlara teslim eden Eğitim Bakanı Nasım Çavuşoğlu’na yönelik, Türkiye’deki örnekleri göstererek şu ifadeleri kullandı:
“Bugün elimde ‘BirGün’ gazetesi var, işte Türkiye’de tarikatlara teslim edilen eğitimin geldiği nokta! Yurtlarda, evlerde çocuklar ailelerinden koparılıp istismara uğruyor. Nazım Çavuşoğlu’nun tahayyülündeki Kıbrıs Türk toplumu bu mu? Yarın bu zihniyet ‘kız çocuklarıyla erkek çocukları aynı sınıfta olmasın’ diyecek, daha sonra ‘dört kadınla evlenmek isteyenler’ sahneye çıkacak. Bu fotoğrafın tamamına bakacağız.”
Maviş şöyle devam etti:
“1959’dan beri 23 Nisan’ı kutlayan bir toplumuz. Ancak bu yıl, okullar eylem alanı olacak. Politikacılar, yüzünüz yok! O etkinliklere katılmayın. Yakanızda Atatürk rozeti olabilir ama beyninizde şeriat var. Okullarımız, ‘laik eğitim, özgür gelecek’ sloganıyla 23 Nisan’ı kutlayacak. Akşamında Mağusa’da, Namık Kemal Meydanı’nda buluşacağız ve Atatürk’e bağlılığımızı bir kez daha haykıracağız.”
ÖNCEL POLİLİ: “ARA EMRİ TALEBİYLE MAHKEME DEVREYE GİRECEK”
Sendikaların avukatı Öncel Polili, tüzüğe karşı daha önce de dava açıldığını hatırlattı:
“Biliyorsunuz ki disiplin tüzüğüyle ilgili bugün açacağımız dava ikinci davadır. İlkinde hemen geri adım atmışlardı. Şimdi yeniden dava açıyoruz. Aynı zamanda bu tüzüğün yürütmesinin durdurulması için ara emri talebinde bulunuyoruz. Bu, mahkemeyi harekete geçirecek.”
EYLEM: “SUSMAYACAĞIZ, LİNÇ KAMPANYALARINA TESLİM OLMAYACAĞIZ”
Basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Selma Eylem, şahsına yöneltilen tehditlerin sürdüğünü ancak geri adım atmayacaklarını belirtti:
“Havuz medyası tarafından linç kampanyası hâlâ sürdürülüyor. Bu kampanyaların neden yapıldığını biliyoruz ama susmayacağız. Mücadeleye hep birlikte devam edeceğiz.”