Bugün Kıbrıs

Bağımsızlık Yolu Mali Sekreteri Münür Rahvancıoğlu, Omorfo Bölge Sorumlusu Celal Özkızan ve Yusuf Özgü Sertel, “Kıbrıs’ta Dayatma, Türkiye’de İstibdat” başlığı altında katıldıkları Emeğin Gündemi programında gündemdeki gelişmeleri değerlendirdi.

RAHVANCIOĞLU: “ÖZGÜRLÜKTEN BAHSEDEMEYİZ, AYRICALIK TALEP EDİYORLAR”
Münür Rahvancıoğlu, Türkiye’de yaşanmakta olan siyasi baskı ortamına işaret ederek, “Bugün yaşadıklarımız, tercih ya da özgürlük meselesi değil, mücadele edilmesi gereken bir dayatmadır” dedi. Genel özgürlükten bahsetmenin mümkün olmadığını belirten Rahvancıoğlu, “Bu bir ayrıcalık talebidir” ifadesini kullandı.

Çocukların başını örtmesinin, artık kadın olarak görülmelerinden kaynaklandığını vurgulayan Rahvancıoğlu, “Çocukların korunması, potansiyellerinin geliştirilmesi gerekirken, siyasal İslamcılar kendi projelerini yürütmek için çocukların arkasına saklanıyor” dedi.

“KEMALİST LAİKLİK ELEŞTİRİSİ VE DEVLET KAYNAKLARINA DİKKAT”
Kemalist laiklik anlayışının yetersizliğine dikkat çeken Rahvancıoğlu, “Devlet kaynaklarını siyasal İslam’a açıp belli ayrıcalıklar tanıyan bu anlayış, onun iktidarı istememesini umuyor” diyerek, gerçek laikliğin sadece toplum-devlet ayrımıyla değil, ekonomik ayrıcalıkların önlenmesiyle mümkün olabileceğini belirtti.

EKONOMİK ŞEFFAFLIK VE TARİKATLARIN DENETİMİ VURGUSU
Tarikatların ekonomik olarak ciddi denetime tabi tutulması gerektiğini söyleyen Rahvancıoğlu, üretim ilişkisi içinde olmayan grupların kaynaklarının sorgulanması gerektiğini vurguladı.

“SÜREKLİ SAVUNMADA KALARAK MÜCADELE KAZANILAMAZ”
Toplumsal muhalefetin en büyük eksikliğinin pozitif hedefler belirlememesi olduğunu belirten Rahvancıoğlu, “Savunma halinde hiçbir mücadele kazanılamaz. Hedef koymazsanız karşı taraf kendi hedefini koyar” dedi. Siyasal İslamcıların başörtüsünü ortaokula sokmak ve evrim teorisini kitaplardan çıkarmak gibi net hedeflerle ilerlediğini belirtti.

“DERSLER TÜRKİYE’DEN: İSLAMOFAŞİST İKTİDAR VE KUTUPLAŞMA”
Türkiye’de yaşananlardan ders çıkarılması gerektiğini vurgulayan Rahvancıoğlu, “Siyasal İslamcılar güç elde ettiklerinde özgürlükçü olamıyor. İmamoğlu, Demirtaş, Atalay gibi örneklerle bu net biçimde görüldü” dedi.

ÖZKIZAN: “GERİCİLİĞE KARŞI SOSYOEKONOMİK GÜÇLÜ HALK VURGUSU”
Celal Özkızan, sosyoekonomik sıkıntılar arttıkça gerici eğilimlerin güçlendiğini belirtti. Çözümün sendikalaşma, sığınma evleri, kamusal güçlenme gibi taleplerle mümkün olabileceğini ifade etti. “Meselemiz yetişkinlerin inancı değil, çocuk haklarıdır” diyen Özkızan, tartışmanın kutsiyet zemininde yürütülmek istendiğine dikkat çekti.

“DİN İŞLERİ DEĞİL, SÜNNİ İSLAM İŞLERİ DAİRESİ”
Zorunlu din derslerinin sadece Sünni mezhebi içerdiğini ifade eden Özkızan, Din İşleri Dairesi’nin aslında Sünni İslam İşleri Dairesi olarak işlediğini belirtti. “Var olan ayrıcalıkların üstüne yenilerini istiyorlar, bu karşılıksız kalmaz” dedi.

“YOKSULLUKTAN GERİCİLİK DOĞAR”
Kıbrıs sorununa odaklanmayı öne süren çevrelerin samimiyetsizliğini eleştiren Özkızan, “Yoksulluktan ilerici hareket değil, gericilik çıkar” dedi. Mevcut sorunların çözümsüzlüğünün, halkı Kıbrıs sorununun çözümüne zorlayacağı düşüncesinin tehlikeli olduğunu söyledi.

SERTEL: “ÇOCUKLAR SUÇLU HİSSETTİRİLİYOR”
Yusuf Özgü Sertel, eğitim sisteminde çocukların eleştirel düşünceyle yetiştirilmesi gerektiğini belirtti. “Siyasal İslamcılar çocuklara günah üzerinden dini anlatıyor. Bu da çocuklarda suçluluk yaratıyor ve düşünsel gelişimi engelliyor” dedi.

“MUHALEFETE ELEŞTİRİ VE ZORUNLU DİN DERSLERİNE KARŞI ÇAĞRI”
Muhalefet partilerinin net bir tutum almamasını eleştiren Sertel, öğretmen sendikalarının mücadelesini desteklediklerini belirtti. Zorunlu din derslerinin kaldırılması ve dinler tarihinin felsefe grubu öğretmenleri tarafından verilmesi gerektiğini vurguladı.

“İSLAMOFAŞİST İKTİDARIN GÖNDERİLMESİNDE TÜRKİYE HALKLARININ YANINDAYIZ”
Sertel, AKP’nin yarattığı baskı ortamına karşı Türkiye halklarının yanında olduklarını belirtti. “Depremler, yangınlar ve ekonomik krizlerde devletin halka yatırım yapmadığı ortaya çıktı. Halk uyanıyor, muhalefet örgütleniyor” dedi.