Bugün Kıbrıs
CTP Milletvekili Ürün Solyalı, Meclis Genel Kurulu’nda Prof. Dr. Ömer Gökçekuş ve Prof. Dr. Sertaç Sonan tarafından hazırlanan Yolsuzluk Algı Raporu’nun sonuçlarını değerlendirdi. Solyalı, raporun ülkenin yönetim anlayışındaki çürümüşlüğü gözler önüne serdiğini belirterek, “Bu rapor, bu memleketin ayıbıdır! Yolsuzluk artık münferit bir olay değil, bir kültür haline geldi” diyerek hükümeti ve yetkilileri sorumluluk almaya çağırdı.
“YOLSUZLUK ARTIK KANIKSANAN BİR DÜZENE DÖNÜŞTÜ”
Solyalı, yolsuzlukların artık devletin her kademesine yayıldığını ve sistemin çökme noktasına geldiğini belirterek şu sözleri kullandı:
“Bu ülke her geçen yıl daha da çürüyor. 2021’de yayımlanan raporda sistemin çürüdüğüne dair bir mesaj vardı. Ancak 2024’te artık bu sistem çöküyor ve altında kalacağız! Raporun kapağında da bu çöküşü simgeleyen yıkık bir harabe görüntüsü yer alıyor. Bu, sadece bir metafor değil; içinde yaşadığımız gerçekliğin kendisidir.”
“KIBRIS’IN KUZEYİ, DÜNYADA YOLSUZLUKTA 140. SIRADA”
Solyalı, Kıbrıs’ın kuzeyinin dünyadaki yolsuzluk algısı sıralamasında 180 ülke arasında 140. sırada yer almasının vahim bir tablo olduğunu vurguladı:
“Biz artık yolsuzluğun en derin olduğu ülkelerle aynı seviyedeyiz! Güney Kıbrıs 46. sırada, Malta 65. sırada, Yunanistan 59. sırada, Türkiye ise 107. sırada. Biz ise 140. sıraya düşmüş durumdayız! Bugün, yolsuzluğun kurumsallaştığı ülkelerle aynı kategorideyiz. Kamerun, Mali ve Pakistan’ı yakalayabilirsek 5 puan öne çıkacağız! İşte sizin ülkeyi getirdiğiniz nokta budur.”
“İŞ DÜNYASININ YÜZDE 96’SI: ‘YOLSUZLUK HER YERDE!’”
Yolsuzluk Algı Raporu’nun, iş dünyasından 350 iş insanıyla yapılan anket sonuçlarına dayandığını belirten Solyalı, çarpıcı verileri paylaştı:
“Ankete katılan iş insanlarının yüzde 75’i, yolsuzluğun ülkede çok yaygın olduğunu söylüyor. Dahası, ‘Yolsuzluk yaygındır ve çok yaygındır’ diyenlerin toplam oranı yüzde 96’ya ulaşıyor! Yani iş dünyası, hükümetin yönettiği kamu sisteminin neredeyse tamamının rüşvet ve yolsuzlukla döndüğüne inanıyor.”
Bu algının giderek daha da kökleştiğini belirten Solyalı, “Bu artık algı değil, gerçeğin ta kendisidir. Devlet kurumlarında rüşvet vermeden işini yaptıramayacağını düşünen insanların oranı her geçen yıl artıyor” dedi.
“HALKIN YÜZDE 45’İ RÜŞVET VERMEK ZORUNDA KALDIĞINI SÖYLÜYOR”
Solyalı, iş insanlarının devlete karşı duyduğu güvensizliğin her yıl arttığını belirterek, “Bu ülkede son bir yıl içinde kamuyla iş yapan iş insanlarının yüzde 35’i rüşvet vermek zorunda kaldığını söylüyor. Yüzde 10’u ise bu soruya yanıt vermekten kaçınıyor. Bu da toplamda yüzde 45’lik bir kesimin doğrudan rüşvet ödemek zorunda kaldığını ortaya koyuyor” dedi.
“KABİNE ÜYELERİ VE ÜST DÜZEY YÖNETİCİLER RÜŞVET TALEP EDİYOR”
Solyalı, iş insanlarının rüşvet verdikleri kamu görevlileri hakkında çarpıcı detaylar verdi:
“İş insanlarının yüzde 55’i, kamu yöneticilerinin kendilerinden rüşvet talep ettiğini söylüyor. Ve bu rüşvet talepleri genellikle üç noktada toplanıyor: İşlerin hızlandırılması, sonuçlandırılması ve devletle ilgili belirli bilgilere erişim sağlanması.”
Bu sistemin artık bir çarka dönüştüğünü vurgulayan Solyalı, “İnsanlar işi olmasa bile kamu görevlilerine ‘bir gün kapısını çalarım’ korkusuyla hediye gönderiyor! Çünkü aksi takdirde devlet kurumlarında işini yürütemeyeceğini biliyor. İşte bu düzen, sizin eserinize dönüştü” dedi.
“SEÇİMLERDE RANT VAAT EDEN BİR HÜKÜMET VAR”
Solyalı, hükümetin seçim süreçlerinde kamu kaynaklarını birer rant aracı olarak kullandığını belirtti:
“Bu rapor, hükümetin seçim dönemlerinde insanlara rant vaadi verdiğini, kamu kaynaklarını seçim yatırımı olarak dağıttığını gösteriyor. Demokrasiye olan güveni zedeleyen en büyük etkenlerden biri budur!”
Seçim süreçlerinde hükümetin devlet olanaklarını bir baskı aracı olarak kullandığını vurgulayan Solyalı, “Bu yönetim anlayışı, halkı yoksullaştırırken belli başlı zümreleri zengin etmeye devam ediyor” dedi.
“MECLİS YOLSUZLUKLA MÜCADELEDE SON SIRADA”
Yolsuzluk Algı Raporu’nda Meclis’in yolsuzlukla mücadelede en başarısız kurum olarak gösterildiğini belirten Solyalı, Meclis’in derhal harekete geçmesi gerektiğini söyledi:
“Meclis, yolsuzlukla mücadelede en düşük güven duyulan kurum olarak son sırada yer alıyor! Eğer Meclis, bu algıyı tersine çevirmek istiyorsa, iç tüzük gereği kurulması gereken yolsuzlukla mücadele komitesini vakit kaybetmeden oluşturmalıdır!”
Solyalı, hükümeti ve Meclis’i sorumluluk almaya çağırarak, “Eğer bu raporda ortaya konan gerçekler görmezden gelinirse, bunun hesabı bugün sorulmazsa, yarın kesinlikle sorulacaktır!” dedi.
“BU ÜLKEYİ ÇÜRÜTTÜNÜZ, DERHAL TEMİZLENMELİYİZ!”
Solyalı, konuşmasını çarpıcı bir uyarıyla tamamladı:
“Bu rapor, hükümetin ülkeyi nasıl çürüttüğünün en net kanıtıdır. Devletin tüm kurumlarını yozlaştırdınız, halkı rüşvet vermeye mecbur bıraktınız, yolsuzluğu sistematik hale getirdiniz! Eğer yolsuzluklarla mücadele edilmezse, bu sistem hepimizin üzerine çökecek. Ülkeyi bu hale getirenler, bu düzenin altında ilk ezilenler olacak!”