Bugün Kıbrıs

Türkiye’nin ticaret hacmi: İthalatta Doğu, ihracatta Batı

Türkiye’de ithalat hacmindeki gerileme, Orta Doğu’daki çatışma ortamı, değişen jeopolitik öncelikler, mevcut stoklar ve arz ekseniyle paralel çizgide şekillendi.

Türkiye Ticaret Bakanlığı, 2024 yılının Dış Ticaret İstatistikleri veri setini yayınladı.

Buna göre, mevcut enerji bağımlılığına karşın Türkiye’nin dış ticaretteki en büyük partneri Çin oldu.

Ankara, 2024 yılı boyunca Pekin’den 44,935 milyar dolarlık (1,587 trilyon Türk Lirası) ürün sipariş etti. Bir önceki yıla kıyasla (45,048 milyar dolar – 1,591 trilyon Türk Lirası) ithalatta gerileme olsa da yüzde 13,1’lik payla Çin ilk sırada yer aldı.

Bunu yüzde 12,8’le Rusya, yüzde 7,9’la Almanya, yüzde 5,6 ile İtalya, yüzde 4,7 ile ABD, yüzde 3,6 ile Fransa takip etti.

Rusya ile yapılan ticaret, 2022’de 58,849 milyar dolarken (2,78 trilyon Türk Lirası), 2023’te 45,6 milyar dolara (1,61 trilyon Türk Lirası), 2024’te 43,915 milyar dolara (1,551 trilyon Türk Lirası) geriledi.

Geçtiğimiz yıl, Rusya ile Çin arasındaki makas 500 milyon dolar (17,6 milyar Türk Lirası) bandına kadar düşmüştü.

ENERJİ PASTASI
Türkiye ile Rusya arasındaki ticaretin önemli kalemini enerji ithalatı oluşturuyor. Dışişleri Bakanlığı’na göre, Türkiye enerjide yüzde 74 oranında dışa bağımlı bir ülke.

2024 yılında 65,635 milyar dolarlık (2,318 trilyon Türk Lirası) enerji ithalatı yapıldı. Geride bıraktığımız yıl bu alımın ağırlıklı olarak hangi ülkeden yapıldığı belirtilmese de Enerji Bakanlığı’nın 2022 verilerine göre, doğalgaz (yüzde 42,2), petrol (yüzde 39,5), kömür (yüzde 40,5) kalemlerinde Rusya ilk sıradaydı.

Çin, Türkiye’nin enerji ithalatında listede olmamasına rağmen, yani 65,635 milyar dolarlık pazarda önemli payı bulunmamasına karşın, bu alanda lider konumdaki Rusya’yı geride bıraktı.

Ankara’nın 2024 yılındaki ithalatı yüzde 4,9 gerilemeyle 344,085 milyar dolar (12,15 trilyon Türk Lirası) olarak ölçüldü. Bu rakam bir önceki yıl 361,967 milyar dolardı (12,78 trilyon Türk Lirası).

Gerileme, Orta Doğu’daki çatışma ortamı, değişen jeopolitik öncelikler, mevcut stoklar ve arz ekseniyle paralel çizgide şekillendi.

Türkiye’nin 2024’te Türk Lirası ile yaptığı ithalatın toplamı 811,402 milyar lira (22,97 milyar dolar) civarındaydı.

İHRACAT
İthalattaki 16 milyar doları (565,16 milyar Türk Lirası) aşan gerilemeye karşın ihracatta, 2023 yılına kıyasla yüzde 2,46’lık artışla 6 milyar dolardan (211,94 milyar Türk Lirası) daha fazlaydı.

Türkiye’nin en çok ürün ihraç ettiği ülke, 20,438 milyar dolarla (721,92 milyar Türk Lirası) Almanya’ydı. Onları, 16,347 milyar dolarla (577,42 milyar Türk Lirası) ABD, 15,236 milyar dolarla (538,18 milyar Türk Lirası) İngiltere takip etti.

Almanya, Türkiye ihracatının yüzde 7,8’inde pay sahibiyken, ABD yüzde 6,2, İngiltere yüzde 5,8, Irak yüzde 5, İtalya yüzde 4,9.

ÇİN
İthalatta ilk sırada yer alan Çin, ihracatta ilk 20 ülke arasında yoktu. Yani açığın 40 milyar dolardan daha fazlası Pekin’le ticari ilişkilerden kaynaklanıyor.

Türkiye, bu açığı dizginlemek için geçtiğimiz aylarda Avrupa Birliği harici bir ülkeden yapılacak e-ticaret alışverişinde, 30 euroyu (1.093 TL) aşan değere sahip ürünlere yüzde 30 yerine yüzde 60 vergi uygulanacağını açıklamıştı.

Ayrıca, 8 Haziran 2024 itibarıyla Çin’den ithal edilecek elektrikli araçlara yüzde 40 gümrük vergisi getirildi.

Bunun üzerine Çin, Ekim 2024’te Türkiye’yi Dünya Ticaret Örgütü’ne şikayet etmişti.

RUSYA
İthalatın ikinci sırasındaki Rusya, yüzde 3,3’lük payla 11. sıradaydı. Türkiye, Rusya’dan 43,915 milyar dolarlık mal almasına karşın, Rusya’ya 8,567 milyar dolarlık (302,61 milyar Türk Lirası) ürün satabildi. 2023’te bu rakam 10,907 milyar dolardı (385,26 milyar Türk Lirası).

Hem ihracat hem de ithalatta rakamların aşağı yönlü olması, ekonomiden farklı olarak, 2024’ün son günlerinde siyasi arenada ‘arabuluculuk’ tartışmalarıyla yankılanmıştı.

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Türkiye’nin arabuluculuk çabalarına ilişkin, Türk menşeli silahların Ukrayna ordusu tarafından Rusya’ya karşı kullanıldığını hatırlatmış, Ankara’nın arabuluculuk girişiminin “pek mümkün olmadığını” söylemişti.

Devam eden günlerde Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Slovakya’nın olası arabuluculuğuna “sıcak” baktığını duyurdu.

Bu açıklama, Slovakya Başbakanı Robert Fico’nun Moskova ziyaretinden günler sonra yapıldı.

DIŞ TİCARET HACMİ
Türkiye’nin 2024 yılındaki ihracatı 261,925 milyar dolardı (9,25 trilyon Türk Lirası). Bu rakam 2023’te 255,627 milyar dolar (9,02 trilyon Türk Lirası) olarak ölçüldü. Dış ticaret açığı 82,16 milyar dolar (2,9 trilyon Türk Lirası) tutarında.

Bölge olarak düşünüldüğünde, 108,667 milyar dolarla (3,838 trilyon Türk Lirası) Türkiye’nin en çok ihracat yaptığı ülke grubu Avrupa Birliği’nin 27 üyesiydi.

Yakın ve Orta Doğu 43,743 milyar dolarla (1,545 trilyon Türk Lirası) ikinci, AB üyesi olmayan ülkeler 40,094 milyar dolarla (1,416 trilyon Türk Lirası) üçüncü sıradaydı. Onları, 20,807 milyar dolarla (734,96 milyar Türk Lirası) Asya’nın diğer ülkeleri, 18,054 milyar dolarla (637,71 milyar Türk Lirası) Kuzey Amerika, 14,465 milyar dolarla (510,94 milyar Türk Lirası) Kuzey Afrika takip etti.

Öte yandan, Türk Lirası ile 2024 yılında yapılan ihracat tutarı 317,792 milyar lira (9 milyar dolar) seviyesindeydi.

Sonuç olarak, hem ihracat hem de ithalat değerleri göz önünde bulundurulduğunda, 2024’ün dış ticaret hacmi, ithalattaki kayıpla bağlantılı olarak 606,1 milyar dolar (21,409 trilyon Türk Lirası) olarak ölçüldü.

İLK ÇEYREKTEN BEKLENTİLER
Ticaret Bakanlığı ek olarak, 9 Ocak Perşembe günü ‘Dış Ticaret Beklenti Anketi’ni yayınladı. 2025 yılının ilk çeyreğine yönelik tahminlerin sorulduğu çalışmaya 1.253 firma katıldı. Markaların yüzde 19,7’si, Avrupa ülkelerine yapılacak ihracatın azalacağını öngördü.

Firmalar, Eylül 2024’te yıllıklandırılmış rakamlara göre toplam ihracatın yüzde 49,3’ünü, toplam ithalatın yüzde 60,4’ünü temsil ediyordu.

Avrupa’ya ihracatın azalacağını düşünen üreticilere karşın, yüzde 28,8’i artacağını, yüzde 37,5’i aynı kalacağını bildirdi.

İthalatta, yüzde 42,9’u aynı kalacağını, yüzde 14,9’u azalacağını, yüzde 24,7’si artacağını kaydetti.

Firmaların yüzde 38,1’i, son üç aylık dilimde ihracat oranlarının azaldığını, yüzde 28,4’ü arttığını, yüzde 32,2’si aynı kaldığını iletti.

İthalat siparişlerinde de yüzde 29’u azaldığını, yüzde 26,5’i arttığını, yüzde 42’si aynı kaldığını belirtti.

İhracat sırasında karşılaşılan sorunlar finansman maliyetlerinin yüksekliği (yüzde 84,4), lojistik maliyetleri (yüzde 81,4), döviz kurlarının olumsuz etkisi (yüzde 78,3), hammadde ve ara mal fiyatları (yüzde 73,6), enerji maliyetleri (yüzde 73) şeklindeydi.

Firmaların ithalat nedenleri, yurt içi üretimin olmayışı (yüzde 63), yurt içi üretim miktarının yetersiz olması (yüzde 49,3), yurt içindeki yüksek fiyatlar (42,3), yurt içi üretimde kalite eksikliği (yüzde 38,3) olarak iletildi.

Yüzde 19,8’i ise, yabancı ortakların isteğinden ötürü ithalata yöneldiğini aktardı.

Euronews Türkçe

Exit mobile version