Bugün Kıbrıs

ABD Temsilciler Meclisi, UCM yetkililerine yaptırım öngören yasa tasarısını kabul etti

Temsilciler Meclisi’nin kabul ettiği tasarı, UCM’nin İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu ve Savunma Bakanı Yoav Gallant hakkında tutuklama kararı çıkarmasına misilleme olarak gerçekleşti.

Tasarı ABD Başkanına, UCM’nin “korunan bir kişiyi soruşturma, tutuklama, alıkoyma ya da yargılama” çabalarına maddi ya da mali katkıda bulunan yabancıların mal varlıklarını dondurma ve vize vermeme talimatı veriyor.

The New York Times’ta yer alan habere göre, yasayla korunan kişiler, ABD’nin ve İsrail gibi mahkemenin yargı yetkisine rıza göstermeyen müttefiklerin mevcut ve eski tüm askeri ve hükümet yetkilileri olarak tanımlanıyor.

Geçen yıl Cumhuriyetçiler tarafından Temsilciler Meclisi’nden geçirilen ancak Demokratlar tarafından yönetilen Senato’da kabul edilmeyen bu yasa tasarısının, Cumhuriyetçilerin Kongre’nin her iki kanadını da kontrol etmesi ve Trump’ın 20 Ocak’ta göreve başlayacak olması nedeniyle yasalaşmasına kesin gözüyle bakılıyor.

Güney Dakota Cumhuriyetçisi ve çoğunluk lideri Senatör John Thune bu hafta kürsüde yaptığı konuşmada, “UCM’nin haydutça eylemleri sadece İsrail’i haritadan silmek isteyen teröristlere olanak sağlıyor ve bunların kontrolsüz kalmasına izin verilemez” dedi.

Yasa tasarısı, Temsilciler Meclisi’nde 243’e karşı 140 oyla kabul edildi ve 45 Demokrat Cumhuriyetçilere katılarak tasarıyı destekledi.

Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komitesi Başkanı ve Florida’dan Cumhuriyetçi Brian Mast kürsüde yaptığı konuşmada “Amerika bu yasayı geçiriyor çünkü bir kanguru mahkemesi büyük müttefikimizin başbakanını tutuklamaya çalışıyor” dedi. Mahkemeyi antisemitizm yapmakla, İsrail ordusunun başarılı olmasını engellemeye çalışmakla ve Hamas tarafından tutulan İsrailli ve Amerikalı rehinelerin serbest bırakılması çabalarını engellemekle suçladı.

Tasarının yazarı Teksaslı Cumhuriyetçi Temsilci Chip Roy, kürsüde yaptığı konuşmada tasarının “sadece müttefikimiz İsrail ile dostluğumuz için değil, aynı zamanda kendi ulusal güvenliğimiz, üniformalı kadın ve erkeklerimizin korunması için de kritik öneme sahip olduğunu” söyledi. Roy, ABD’nin mahkemeye yaptırım uygulamaması halinde, ABD hizmet üyelerinin yabancı çatışmalardaki davranışları nedeniyle hedef alınabileceğini savundu. Roy, UCM’nin “halkımız üzerinde hiçbir yetkisi olmamalı, İsrail başbakanı üzerinde hiçbir yetkisi olmamalı” diye ekledi.

Amerika Birleşik Devletleri, Gazze’ye yönelik saldırılarının uluslararası alanda kınanmasına ve insan hakları gruplarının İsrail’in Gazze’deki eylemlerinin soykırımla eşdeğer olduğu yönündeki suçlamalarına rağmen, silahlı çatışmanın başlamasından bu yana İsrail’e milyarlarca dolar değerinde silah gönderdi.

Massachusetts’ten Demokrat Temsilci Jim McGovern, “Cumhuriyetçiler UCM’ye yaptırım uygulamak istiyorlar çünkü kuralların herkese uygulanmasını istemiyorlar. İntikam için uluslararası bir hak yoktur ve Gazze’de gördüğümüz şey intikamdır.” dedi.

Amerika Birleşik Devletleri ve İsrail, 1998 yılında ceza mahkemesinin kurulmasına karşı oy kullanan yedi ülke arasındaydı. Her iki ülke de daha sonra mahkemenin kurucu belgesi olan Roma Statüsü’nü imzalamış olsa da, iki ülke de statüyü onaylamadı.

Exit mobile version