CTP Milletvekili Filiz Besim, Eğitim Bakanlığı bütçe görüşmelerinde, ülkenin en önemli sorunlarının başında nüfusu bilememenin geldiğini söyledi. Besim, bunun sağlık, eğitim ve trafik gibi kamusal hizmetlere engel oluşturduğunu ifade etti.
DEPREME DAYANIKLILIK FONU YETERSİZ KALDI
6 Şubat depreminin çok şey öğrettiğini belirten Besim, 127 okulun depreme dayanıklı hale getirilmesi için fon oluşturulduğunu ancak sadece 19 okulun güçlendirildiğini söyledi.
Eğitim Bakanlığı’nın kaynak sıkıntısı çektiği noktalarda iş insanlarından ve yerel yönetimlerden destek aldığının şeffaf şekilde açıklanmasını isteyen Besim, “Hangi belediye, kaç derslik için ne kadar para harcadı?” diyerek bu bilgilerin açıklanmasının, diğer kurumlara da motivasyon sağlayacağını kaydetti.
80 ÖĞRETMEN EKSİĞİ, KALİFİYE SIKINTISI
Yaklaşık 80 öğretmen açığı olduğunu belirten Besim, özellikle kalifiye öğretmen eksikliğine dikkat çekti. Besim, atamaların bile siyasi popülizm sonucu ilk kez bir hafta geç yapıldığını belirterek, “Eğitimde popülizmden uzak durulmalı” dedi.
MÜFREDATTA YEREL ÖĞELERE YER VERİLMELİ
Müfredatta yerel öğelere daha fazla yer verilmesi gerektiğini ifade eden Besim, bu sayede çevre ve trafik gibi konularda bilincin artırılabileceğini söyledi. Sınav odaklı eğitim sistemi tartışılırken okullardaki eksikliklerin giderilmesi için okul aile birliklerinin kaynak kurumlar olarak görülmesini eleştirdi.
“DEVLET OKULU-ÖZEL OKUL UÇURUMU ARTIYOR”
Kamusal alandaki devlet okullarının daha iyi eğitim vermesi sağlanmadıkça özel okul ve devlet okulu arasındaki uçurumun artacağını vurgulayan Besim, akran zorbalığı gibi konularda kaygıların önüne geçilemeyeceğini belirtti.
TAM GÜN EĞİTİME GEÇİŞ İÇİN ALTYAPI YETERSİZ
Tam gün eğitime geçişin mevcut altyapıyla mümkün olmadığını belirten Besim, bu konuda düzeltme yapmak için neler yapıldığının açıklanması gerektiğini söyledi. Ayrıca, yabancı ülkelerden gelen çocukların uyum sağlamasını kolaylaştırmak için hangi adımların atıldığını sordu.
YÜKSEKÖĞRENİM SEKTÖR DEĞİL ALAN OLMALI
Yükseköğrenimin sektör değil, bir alan olarak tanımlanması gerektiğini ifade eden Besim, bu devasa alanın ülkenin tanınırlığını sağlamak için devlet kontrolünde olması gerektiğini savundu. Ülkede yaklaşık 105 bin öğrencinin 22 üniversiteye kayıtlı olduğunu hatırlatan Besim, bu öğrencilerin ekonomiye katkısına dikkat çekti. Ancak yıl içinde yaşanan krizlerin, denetim eksikliğini kanıtladığını vurguladı.
SAHTE DİPLOMA SORUNLARI VE YÖDAK DENETİMLERİ
Diploma skandalı sonrasında yapılması gerekenlerin ne kadarının hayata geçirildiğini soran Besim, YÖDAK ile ilgili sorunlara da değindi. “Üniversitelerde yapılan denetim raporları neden Meclis’e gelmiyor?” diye soran Besim, sahte diplomayla gündeme gelen okullar ve bölümleri için hangi yaptırımların uygulandığını öğrenmek istedi.
TIP VE DİŞ HEKİMLİĞİ FAKÜLTELERİNİN KONTROLSÜZ ARTIŞI
Besim, ülkede 8 diş hekimliği ve 9 tıp fakültesi izni olduğunu, bu sayıların dünya ortalamasının çok üzerinde olduğuna dikkat çekti. Bu durumun gelecekte ciddi sorunlara yol açacağını belirten Besim, fakültelere girişte belirli kriterlerin olması gerektiğini söyledi.
DAÜ’DE YAŞANAN SORUNLAR
Her yıl yükseköğrenimin amiral gemisi sayılan DAÜ bütçesinde neden bu kadar sorun yaşandığını anlayamadığını belirten Besim, akademisyenlerin özlük hakları için hiçbir çalışma yapılmamasını eleştirdi. “Ömrünü bilime adamış insanları niye haşlıyorsunuz?” diyerek, bilim insanlarına yönelik muamelelere tepki gösterdi.
SONUÇ: SORUNLARI BU BÜTÇEYLE ÇÖZMEK MÜMKÜN DEĞİL
Filiz Besim, eğitimdeki sorunların çözülmesi için denetim, planlama ve kaynak kullanımında köklü reformlar yapılması gerektiğini belirtti. Mevcut bütçenin bu sorunları çözmek için yetersiz kaldığını ifade ederek, eğitim sisteminde reformların aciliyetine dikkat çekti.
TAK