Güney Kore Devlet Başkanı Yoon Suk Yeol, Cumartesi günü milletvekilleri tarafından yapılan oylamada 204 lehte ve 85 aleyhte oya karşılık üç çekimser ve sekiz geçersiz oyla azledildi.
Başkan Yoon’un geçtiğimiz cumartesi günü Ulusal Meclis’te yapılan ilk oylamadan sağ çıkmasıyla birlikte bu, bir hafta içinde yapılan ikinci azil oylaması oldu. Ülkenin iktidar partisi olan Halk Partisi milletvekillerinin çoğunluğu önergeyi boykot etmişti. Bu da önergenin geçmesi için gereken 300 oydan en az 200’üne ulaşamayacağı anlamına geliyordu. Cumartesi günü yapılan oylamada tüm milletvekilleri hazır bulundu.
Anayasa Mahkemesi 180 gün içinde cumhurbaşkanlığı görevinden azledilmesi ya da yetkilerinin iade edilmesi yönünde karar verene kadar cumhurbaşkanlığı yetki ve görevleri askıya alınmış olacak. Görevden alınması halinde ise 60 gün içinde halefini seçmek üzere ulusal bir seçim yapılması gerekiyor.
Kısa süreli sıkıyönetim ilanı, 3 Aralık tarihinden bu yanan her gece on binlerce kişinin başkent Seul sokaklarına dökülmesine neden oldu.
Yoon’un sadece altı saat süren sıkıyönetim uygulaması, Güney Kore’de kırk yılı aşkın bir süre sonra ilk defa yaşandı. Ülke o tarihten bu yana kendisini siyasi kargaşa içinde buldu ve mali piyasaları sarsıldı.
Yoon, açıklamasının ardından yüzlerce asker ve polisi parlamentoya göndererek kararnamenin oylanmasını engellemeye çalıştı. Parlamento kararnamenin iptali için oy birliğiyle karar alırken, büyük bir şiddet olayı yaşanmadı.
Geçen haftaki azil önergesinde Yoon’un “bir dizi ayaklanma düzenleyerek Kore Cumhuriyeti’nde barışa zarar veren isyanlar çıkardığı” iddia ediliyordu. Yoon’un askeri ve polis güçlerini seferber etmesinin Ulusal Meclisi ve halkı tehdit ettiği ve sıkıyönetim kararnamesinin Anayasa’yı bozmayı amaçladığı belirtildi.
Muhalefet partileri ve pek çok uzman, anayasanın altını oymak için yerleşik devlet otoritelerine karşı ayaklanma düzenlemeyi isyan olarak sınıflandıran bir yasa maddesine atıfta bulundu.
Yoon perşembe günü yaptığı ateşli bir konuşmada suçlamaları reddederek sıkıyönetim kararını bir yönetişim eylemi olarak nitelendirdi ve bunun, yasama yetkisini üst düzey yetkilileri görevden almak ve hükümetin bütçe tasarısını baltalamak için kullanan “canavar” ve “devlet karşıtı güçler” olarak nitelendirdiği ana liberal muhalefet Demokrat Parti’yi uyarma girişimi olduğunu iddia etti.
Yetkililer, Yoon’un ve sıkıyönetim ilanına karışan diğer kişilerin isyan, görevi kötüye kullanma ve diğer suçları işleyip işlemediğini soruştururken, Güney Kore’den ayrılması yasaklandı. Suçlu bulunması halinde Devlet Başkanı ömür boyu hapis ya da ölüm cezasına çarptırılabilir.
Güney Kore’nin savunma bakanı, emniyet müdürü ve Seul büyükşehir polis teşkilatı başkanı sıkıyönetim davasındaki rolleri nedeniyle tutuklandı. Diğer üst düzey askeri ve hükümet yetkilileri de soruşturmalarla karşı karşıya.