KTMMOB Gıda Mühendisleri Odası (GMO), son günlerde üzüm sucuklarında küflenme ve ürün içeriğiyle ilgili ciddi şikayetler alındığını bildirdi.
GMO Başkanı Beste Oymen, üzüm sucuklarının kalitesiz ve sağlıksız bir şekilde üretildiği, bazı ürünlerde küf oluşumunun görüldüğü ve ürünlerin gerçek üzüm suyu yerine farklı içeriklerle yapılmış olabileceği iddialarının hem tüketicilerin sağlığını tehlikeye attığını hem de sektörün güvenilirliğine gölge düşürdüğünü kaydetti.
Oymen, üzüm sucuklarında tüketiciler tarafından tespit edilen küflenme sorununun, özellikle yanlış saklama koşullarından veya hijyen eksikliklerinden kaynaklanabileceği gibi, ürünlerin doğru şekilde üretilmediğini de gösterebileceğini açıkladı.
Küflenmiş gıda ürünlerinin tüketilmesinin çeşitli sağlık sorunlarına yol açabileceğinden bahseden Oymen, bu durumun derhal incelenmesi ve gerekli önlemlerin alınması gerektiğini vurguladı.
YANILTICI İÇERİK İDDİALARI
Bazı üzüm sucuklarının içeriklerinde belirtilen üzüm suyu yerine farklı maddelerin kullanıldığına dair iddialar olduğunu belirten Oymen, üzüm suyu yerine daha ucuz ve kalitesiz malzemelerle yapılan üretimlerin tüketici haklarını ihlal ettiğini ve “gıda sahtekârlığının” açık bir örneği olduğunu ifade etti.
Oymen, gıda ürünlerinin etiketlerinde yer alan içeriklerin doğru ve şeffaf bir şekilde belirtilmesinin, tüketicilerin güvenli gıda seçimleri yapabilmesi için zorunlu olduğunu da belirtti.
Ürünleri almadan önce dış görünüşünü kontrol etme, güvenilir markaları tercih etme, ürünün saklama koşullarına dikkat etme tavsiyelerinde bulunan Oymen, marketteki buzdolaplarında +4 derece santigrat üzerinde sıcaklık gördüğü zaman müşterilerin market sorumlularını hemen bilgilendirmesi gerektiğini, son kullanma tarihinin geçip geçmediğini ve ambalajının zarar görüp görmediğini kontrol etmesi gerektiğini aktardı.
GMO Başkanı Oymen, “Ürün alırken, eğer sağlık açısından risk oluşturduğuna dair şüpheleriniz varsa, tüketici haklarınızı kullanarak ürün iade hakkınız olduğunu unutmayın. Gıda ürünlerinde kalite ve güvenlik standartlarına uymayan ürünlerle karşılaşırsanız, bu durumu denetim otoritelerine bildirebilir ve hukuki yollara başvurabilirsiniz” ifadelerini de kullandı.
“BİLİNÇLİ, HAKKINI SAVUNAN, YANLIŞI UYARAN TÜKETİCİ EN BÜYÜK DENETİM MEKANİZMASIDIR”
Oymen, gıda sahtekârlığına karşı mücadelenin sadece üreticilere değil, aynı zamanda kamu otoritelerine de düşen bir sorumluluk olduğunu vurguladı ve devletin ilgili birimleri ve yerel yönetimlerin, şikayetlerin ciddiyetini göz önünde bulundurarak acilen denetim yapmasını ve gerekli tedbirleri almasını beklediklerini kaydetti.
Oymen sözlerini “Gıda güvenliği en önemli öncelik olup, tüm paydaşların bu sorumluluğu paylaşması gerektiğini bir kez daha hatırlatmak istiyoruz. Üzüm sucuğu ve benzeri ürünlerde yaşanan bu tür sorunların önüne geçebilmek için, üreticiler, tedarikçiler ve denetim birimleriyle iş birliği yaparak çözüme ulaşmayı hedefliyoruz” diyerek tamamladı.