Bugün Kıbrıs
Basın Emekçileri Sendikası (Basın-Sen), Meclis Genel Kurulu’nda yaşanan olaylar ve gazetecilere yönelik baskılarla ilgili yazılı bir açıklama yaparak tepkisini ortaya koydu. Basın-Sen, Ulusal Birlik Partisi’nin mağdur edebiyatı yaparak halkı galeyana getirme çabasını eleştirirken, basın emekçilerine yönelik linç girişimlerinin kabul edilemez olduğunu vurguladı.
Açıklamada, son olayların Kıbrıslı Türk halkını esir almış rejimin ve bu rejimin siyaseti sonucu oluşan krizlerin bir yansıması olduğu ifade edildi. Basın-Sen, Meclis’te yaşanan “rezilliklere” dikkat çekerek, 22 Ocak 2018’de Afrika Gazetesi’ne yönelik linç girişiminde yaşanan benzer olayları hatırlattı. O dönemde, dönemin Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’ya ve Afrika Gazetesi’ne yapılan saldırılar hafızalarda tazeliğini korurken, dün akşam Doğuş Derya’ya “terörist” yaftası atılarak hedef gösterildiği ve gazeteci Pınar Barut’un sözlü saldırıya uğradığı belirtildi.
“HALKIN HABER ALMA HAKKINI İHLAL EDEN GİRİŞİMLERE KARŞI ÇIKIYORUZ”
Basın-Sen açıklamasında, halkın haber alma hakkını engelleyen söylem ve eylemlere karşı durduklarını belirterek, “Görev başında bulunan basın emekçilerinin, toplumu kin ve nefrete yönlendiren açıklamaları reddetmesi en demokratik hakkıdır. Bu tavırları nedeniyle uğradıkları linç girişimleri kabul edilemezdir” ifadelerine yer verildi.
“DÜŞÜNCE ÖZGÜRLÜĞÜNE TAHAMMÜL ETMEYENLERE TAHAMMÜL ETMEK ZORUNDA DEĞİLİZ”
Basın-Sen, düşünce ve ifade özgürlüğüne tahammülü olmayan bir kesime gazetecilerin tahammül etmek zorunda olmadığını belirterek, Meclis’te gerçekleşen basın toplantısında gazetecilerin soru sorma haklarının kısıtlanmasının basın özgürlüğüne yönelik bir engel olduğunu ifade etti. Açıklamada, “Meclis’te soru almayan, gazetecilere saldırarak onları baskı altına almaya çalışan bu gerici zihniyetlerden korkmuyoruz” denildi.
“LİNÇ GİRİŞİMLERİNİ ŞİDDETLE KINIYORUZ”
Basın-Sen, açıklamanın sonunda tüm basın emekçilerini birlik olmaya ve düşünce özgürlüğünü savunmaya çağırdı. Linç girişimlerinin toplumda gerilimi tırmandırdığı ve ifade özgürlüğünü tehdit ettiğine dikkat çeken sendika, bu saldırıları şiddetle kınadıklarını duyurdu.