Bugün Kıbrıs/Ayşemden Akın
Lefkoşa’nın güneyinde tiyatro binasında 5 Ekim’de düzenlenen konferansın ilk oturumunda, “Dünyada ve Dönemimizde Kıbrıs Sorunu” başlığı altında önemli isimler görüşlerini sundu. Akademisyen Niyazi Kızılyürek’in açılış konuşmasıyla başlayan oturumda, Akademisyen, Türkolog Nikos Muduros’un yanı sıra Kıbrıs Rum tarafının Müzakerecisi Menelaos Menelau ve eski Dışişleri Bakanı İoannis Kasulidis gibi isimler barış için atılabilecek adımları tartıştı.
İkinci oturumda “Siyasi Eşitlik – Egemen Eşitlik” konuları derinlemesine ele alındı. Tumazos Tselepis’in moderatörlüğünde, 2. Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat ve Güney Kıbrıs eski Dışişleri Bakanı Erato Kozaku Markulli gibi deneyimli isimler, kalıcı bir çözüm için siyasi eşitliğin önemine vurgu yaptı.
Üçüncü oturumda ise “Son Kilometreyi Nasıl Kat Ediyoruz?” başlığı altında çözüm yolları masaya yatırıldı. Andreas Mavroyannis’in açılışını yaptığı oturumda, Fikri Toros ve İpek Borman ile Ahilleas Dimitriadis gibi uzmanlar, barışa ulaşmak için somut öneriler sundu.
Konferans, Kıbrıs’ın farklı toplum kesimlerinden katılımcıları bir araya getirerek, yapıcı bir diyalog ortamı oluşturdu. Katılımcılar, çözüm sürecinin hızlandırılması için iş birliği ve diyalogun önemine dikkat çekti. Bu umut dolu adımlar, barış için yeni bir başlangıç olabilir.
Konuşmalar arasında öne çıkanlar şöyle not edildi:
Mehmet Ali Talat: “Annan Planı ve Crans Montana’yı kaçırdık. Anastasiadis, Türkiye Dışişleri Bakanını resmen iki kez kandırdı. Türkiye de bunun üzerine atladı. Türkiye yanı başında birleşik bir Kıbrıs istemiyor. Kıbrıslılardan endişesi var.”
Erato Kozaku Markulli: “New York’tan bir şey beklemiyorum. BM, Türk liderliğini uyarmalı. Peki bir diğer olumsuz referandum yaşanması halinde ne olacak? Bir kez daha bunun yaşanmasının sonuçları olmalı. Artık bazı bedelleri olması lazım.”
İoannis Kasulidis: “Guterres Çerçevesi’nin altı maddesini tamamen kabul ettiğimizi ifade etmeliyiz. Bu süreçte, siyasi eşitlik kavramını da BM kararlarında yer aldığı gibi netleştirmemiz gerekiyor. Kıbrıs’ın geleceği ortak katılımla belirlenmeli.”
Ahilleas Dimitriadis: “Ya Kıbrıslı Türkler de güneydeki malları için dava açarsa? Bir süreç başlayacaksa bir planı, yolu olması lazım. Teoride kalmamalı, en baştan üzerinde mutabık kalınan sonuçları olmalı. Yani bir ceza mı? Evet, cezaysa ceza!”
Fikri Toros: “İki devletli çözüm veya bilmem ne, adanın Kıbrıslı Rumlarla Türkiye arasında paylaşılması anlamına gelmektedir. Bunu asla kabul etmeyiz. Sayın Ersin Tatar’ın argümanları Kıbrıslı Türkleri temsil etmez.”
Niyazi Kızılyürek: Ne ayrı Kıbrıs Türk devleti, ne de Kıbrıs Rum toplumunun tahakkümüne yol açacak bir devlet yapısı mümkündür. Paradigma değişikliği öneriyorum. Bunca yıl yaptıklarımız bizi bugünkü sıfır noktasına getirdi. Başka yollar denemeliyiz.”
İpek Borman: “Kadınların ve gençlerin ana siyasi aktör olarak yeni süreçte müzakere masasında yer alması gerekiyor. Toplumların barışı kucaklaması, federasyonun sağlayacağı nimetleri bilmesi gerekiyor. Hemen harekete geçmeliyiz.”
Nikos Muduros: “Türkiye’nin Kıbrıs’a ve Kıbrıs Türk toplumuna yönelik eski Türk İslam algısı geri döndü. Acilen spor, kültür, ekonomi alanlarında işbirliği politikaları geliştirilmeli, ortak kimlik ve kültürün güçlenmesine yol açan ortaklıklar kurulmalı.”
Panelistlerin konuşmalarının detayları gün içinde Bugün Kıbrıs‘ta…