Suudi Arabistan’ın İsrail’i tanıması için ABD arabuluculuğunda yapılan görüşmeler 7 Ekim 2023’te Gazze’de İsrail’in soykırım savaşı başlatması sonrasında sonuçsuz kalmıştı.
Görüşmelerde ABD ile Suudi Arabistan arasında İran’a karşı bir “savunma paktı”nın oluşturulması, Çin’den silah alımını durduracak olan Suudi Arabistan’a ABD’nin gelişmiş silahlar tedarik etmesi ve Riyad’ın “barışçıl” nükleer programına onay vermesi öne çıkıyordu. Suudi Arabistan ise İsrail’i tanıması karşılığında İsrail’in göstermelik de olsa Filistin devletinin kurulmasına yönelik bir adım atması şartını öne sürüyordu.
Ancak 7 Ekim 2023’te Hamas’ın başlattığı Aksa Tufanı operasyonu ve ardından İsrail’in Gazze’de halen sürdürdüğü soykırım savaşı Suudi-İsrail normalleşmesini bir süre de olsa ihtimal dışı bırakmıştı.
11 AY PAZARLIK
ABD’de yayımlanan The Atlantic dergisi Gazze’de İsrail’in katliamları devam ederken ABD’li diplomatların Suudi Arabistan ile İsrail arasındaki “normalleşme” görüşmelerine ilişkin temaslarının yoğun bir şekilde sürdüğünü aktardı.
Geçtiğimiz günlerde “Başkenti Doğu Kudüs olan Filistin devleti kurulmadan İsrail ile normalleşme yok” açıklaması yapan Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman’ın ise bu görüşmelerde ABD Dışişleri Bakanı Blinken’a “Filistin meselesini kişisel olarak önemsemiyorum” dediği iddia edildi.
The Atlantic’te yayımlanan yazıda 8 Ocak’ta Blinken’ın Suudi prens Muhammed bin Selman (MBS) ile Suudi Arabistan’ın El Ula kentinde bir araya geldiği görüşmeye ilişkin detaylara yer verildi.
“BEN ÖNEMSEMİYORUM AMA SUUDİ NÜFUSU ÖNEMSİYOR”
Derginin iddiasına göre o görüşmede MBS, Blinken’a Filistin meselesini kişisel olarak önemsemediğini ancak Suudi Arabistan nüfusu için bu meselenin önemli olduğunu söyledi.
Geçen Çarşamba günü yayımlanan yazıda ABD’nin 20’yi aşkın üst düzey hükümet yetkilisiyle 11 ay boyunca Ortadoğu’da müzakerelere katıldığı kaydedildi.
Buna göre Suudi Prensi Ocak ayındaki o görüşmeye katılan Blinken’a İsrail ile normalleşme anlaşması için Gazze’de sükunetin sağlanması gerektiğini söyledi.
“YENİDEN GAZZE’YE GİREBİLİRLER AMA BEN İMZA ATTIKTAN SONRA DEĞİL”
Blinken ise MBS’ye İsrail’in kuşatma altındaki Gazze Şeridi’ne periyodik olarak yeniden girmesini tolere edip etmeyeceklerini sordu.
The Atlantic MBS’nin yanıtını “Altı ay ya da bir yıl içinde geri gelebilirler ama benim böyle bir şeyi (İsrail ile normalleşme anlaşması) imzalamamın arkasından değil” diye aktardı.
Suudi Arabistan nüfusunun yüzde 70’inin kendisinden daha genç olduğunu söyleyen 39 yaşındaki veliaht prens MBS, The Atlantic’in aktardığına göre Blinken’a şöyle dedi:
“Onların çoğu Filistin meselesi hakkında çok şey bilmiyorlardı. Bu çatışma üzerinden ilk kez bu meseleyle tanışıyorlar. Bu çok büyük bir sorun. Filistin meselesini kişisel olarak önemsiyor muyum? Önemsemiyorum, ama halkım önemsiyor, bu nedenle bunun anlamlı olduğundan emin olmam gerekiyor.”
BİR SUUDİ YETKİLİ: BU KONUŞMAYA İLİŞKİN ANLATIM DOĞRU DEĞİL
Ancak The Atlantic dergisi bu sözleri aktardıktan sonra parantez içinde bir Suudi yetkilisinin konuşmanın bu anlatımını “doğru değil” diye nitelediğini de yazdı.
Derginin aktardığına göre aynı görüşmede MBS, İsrail ile normalleşme müzakerelerine girerek kişisel olarak çok büyük bir risk aldığının bilinmesini de istedi.
ENVER SEDAT SUİKASTİ HATIRLATMASI
MBS bunu 26 Mart 1979’da ABD’de imzalanan Mısır-İsrail Barış Anlaşması’yla Sina Yarımadası’ndaki topraklar karşılığında İsrail’i tanıyan ilk Arap devleti olan Mısır’ın 1981’de suikast sonucu ölen devlet başkanı Enver Sedat’ı hatırlatarak yaptı.
The Atlantic MBS’nin Blinken’a “Danışmanlarımın yarısı anlaşmanın riske değmeyeceğini söylüyor. Bu anlaşma yüzünden sonum öldürülmek olabilir” dediğini yazdı.
BİDEN HÜKÜMETİ OCAK AYINA KADAR ANLAŞMAYA VARMAK İSTİYORDU
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken Eylül başında Haiti ziyaretinde yaptığı açıklamada Biden hükümetinin Ocak ayında görevi sona ermeden önce Suudi-İsrail normalleşme anlaşmasına varmayı umduğunu söylemişti.
Ancak MBS 10 gün önce başkent Riyad’da yıllık Şura Meclisi’nin açılışında yaptığı konuşmada, başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız bir Filistin devleti kurulma hedefine ulaşılmadan Suudi Arabistan’ın İsrail ile diplomatik ilişki kurmayacağını yinelemişti.
Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Faysal bin Ferhan da Birleşmiş Milletler (BM) 79. Genel Kurulu sırasında bakanlar düzeyinde yapılan Gazze İrtibat Grubu toplantısının ardından Filistin devleti kurmak ve iki devletli çözümü uygulamak için “uluslararası koalisyon” kurulduğunu duyurmuştu.
Filistin Başbakanı Muhammed Mustafa, Türkiye Dışişleri Bakan Yardımcısı Nuh Yılmaz, AB Dış Politika Yüksek Temsilcisi Josep Borrell ve Norveç Dışişleri Bakanı Espen Barth Eide ve çeşitli ülkelerden temsilcilerin katıldığı toplantının ardından konuşan Suudi Bakan, bu oturumda gündeme gelen önerileri ilerletmek için Riyad, Brüksel, Kahire, Oslo, Amman ve Ankara dahil olmak üzere çeşitli başkentlerde takip toplantıları yapacaklarını söylemişti.