Bugün Kıbrıs
Kıbrıs Türk Barolar Birliği İnsan Hakları Komitesi Başkanı avukat Aslı Murat, Arda Sünmez’in ölümünün ardından toplumun uzun süredir çözülemeyen sorunlarla yüzleştirdiğini kaydetti. Murat, çocuklara yönelik şiddet ve ihmalin “kol kırılsın yen içinde kalsın” anlayışıyla normalleştirilmeye çalışılmasının ciddi sonuçlar doğurduğunu ifade etti.
Murat, çocuk hakları ihlallerinin çoğunlukla istismar üzerinden tartışıldığını, ancak fiziksel şiddetin boyutları ve çocukların ihmal edilmesinin yeterince konuşulmadığını dile getirdiği açıklamasında, ev içi şiddetin genellikle çocuklar üzerinden değerlendirilmediğini, ancak çocukların bu tür olayların hem doğrudan hem de dolaylı mağdurları olduğunu ifade etti.
“İSTANBUL SÖZLEŞMESİ’NİN YÜKÜMLÜLÜKLERİ YERİNE GETİRİLMİYOR”
İstanbul Sözleşmesi’nin, kadına yönelik şiddetin yaşandığı evlerde bulunan ve bu şiddete tanıklık eden çocukların korunması ve desteklenmesi konusunda devletlere önemli yükümlülükler getirdiğini hatırlatan avukat Aslı Murat, şöyle devam etti:
“Mevzuatımızın parçası olan İstanbul Sözleşmesi, kadına yönelik şiddetin yaşandığı bir evde bulunan ve bu şiddete tanıklık eden çocukların korunması ve desteklenmesi anlamında devletlere görevler yükler. Buna göre; çocuk tanıkların haklarına ve ihtiyaçlarına yönelik sosyal güçlenmeyi sağlayıcı çalışmaların yapılması ve yaşlarına uygun psiko-sosyal danışmanlığın verilmesi gerekir.
TOCED Yasası da kadrosundaki personel aracılığıyla, çocuklara psikolojik destek vermek için görevlendirilmiştir. Ama devlet ne İstanbul Sözleşmesi’ndeki yükümlülüklerini yerine getirmekte ne de TOCED’e bir müdür ve tüm birimler için personel atayarak tam teşekküllü çalışma yapılmasına imkan sağlamaktadır. Maalesef çocukların yaşam hakkına saygılı ve haklarını koruyan, sağlıklı ve eğitimli bireyler olarak yetişmelerine zemin yaratacak bir idareye sahip değiliz.”
YASAL BOŞLUKLAR VE ÇOCUK HAKLARI
18 yaşın altındaki herkesin çocuk olarak kabul edilmesi gerektiğini söyleyen Murat, en son 2006 yılında değiştirilmiş olan Çocuklar Yasası’nın himaye altına alınacak çocukların 16 yaşından küçük olması gerektiğini belirttiğini, bu nedenle 16-18 yaş arası çocuklara dair ciddi bir yasal boşluk bulunduğunu ifade etti.
Murat, Sosyal Hizmetler Dairesi’nin Yenierenköy ve Mehmetçik bürolarında personel bulunmadığını belirterek, bu durumun çocukların şiddete maruz kalmadan, kendini koruyan ve güçlendiren bir ortamda büyüme haklarını tehlikeye attığını söyledi. Arda Sünmez’in yaşadığı bölgede bu tür bir eksikliğin, şiddetin önlenmesi açısından önemli bir etken olduğunu belirten Murat, özellikle önceden şiddet geçmişi olan evlerin düzenli ve sistematik şekilde takip edilmesi gerektiğini vurguladı.
POLİS TEŞKİLATI’NDA FEODAL İLİŞKİLERİN ETKİSİ
Avukat Aslı Murat, Polis Teşkilatı’nın özellikle İskele-Karpaz bölgesinde feodal ilişkilerin etkisi altında olduğunu ve bu bölgelerde yaşanan olaylara farklı bir muamele yapıldığını kaydetti. Lefkoşa’da benzer bir olayın farklı şekilde ele alındığını belirten Murat, çocuk hakları konusunda eğitilmiş personelin ve çocuklarla ilgilenecek özel bir birimin Polis Teşkilatı içinde bulunmamasının büyük bir eksiklik olduğunu söyledi.
Eğitim kurumlarındaki öğretmenlerin ve doktorların, çocuklara yönelik şiddetin fark edilmesi ve tespit edilmesi konusunda büyük bir öneme sahip olduğunu ifade eden Murat, kamu ve özel hastanelerde, eğitim kurumlarında çalışanlara güvence sağlanarak, çocuk istismar ve ihmaline ilişkin polise bilgi verme zorunluluğu getirilmesi gerektiğini vurguladı.
Avukat Aslı Murat, toplumun her kesimini çocuk haklarına sahip çıkmaya ve bu konuda duyarlı olmaya çağırarak, Arda Sünmez’in ölümünün ardından gerekli adımların atılmasının bir zorunluluk olduğunu belirtti.