Bugün Kıbrıs
Kıbrıs Türk İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Başkanı Doç. Dr. Abdullah Ekinci, Yeniçağ Güncel Programı’na katılarak Murat Kanatlı’nın sorularını yanıtladı. İnşaat sektörünün güncel sorunlarına dair önemli açıklamalarda bulunan Ekinci, konuşmasında deprem yönetmeliği, yapı denetimi, iş sağlığı ve güvenliği gibi konulara değinirken, İMO eski Başkanı Mehmet Asi Göze’nin teknik ve siyasi katkılarını da anlattı.
Doç. Dr. Abdullah Ekinci, inşaat sektörünün en önemli konularından biri olan deprem yönetmeliği ve yapı denetimi üzerine detaylı bilgi verdi. Ekinci, mevcut durumda KTMMOB 21/2005 Yasası ve bunun altında bulunan tüzüklerin Kıbrıs adasında yaşanabilecek depreme göre tasarım yapılmasını ve imalatın denetlenmesini düzenlediğini belirtti. Ekinci, “Tasarlanan ile sahada imal edilen aynı olmalıdır. Fark oluşursa sorun olur” diyerek yapı denetiminin önemini vurguladı.
MEHMET ASİ GÖZE’NİN KATKILARI VE DÖRTLÜ VİZE SİSTEMİ
Başkan Ekinci, İMO eski Başkanı Mehmet Asi Göze’nin inşaat mühendisliği mesleğine olan katkılarını anlattı. Göze’nin hayalinin dörtlü vize sistemi olduğunu belirten Ekinci, “Mehmet Asi Göze, meslekle ilgili birçok çalışma gerçekleştirdi. Özellikle hayali olan dörtlü vize sistemi üzerinde durdu ve bu hedeflerinden biriydi. Ancak, yasalara baktığımızda maalesef bugün de bu öngörülerini gerçekleştiremedik. Bir yapının hayata bulması için statik proje çok önemlidir. Mimar, İnşaat Mühendisi, Elektrik Mühendisi ve Makine Mühendisinin beraber çalıştığı dörtlü vize sistemi, daha nitelikli ve özellikli yapıların üretilebilmesi için gereklidir” dedi.
“İMAR AFLARININ ARKASINDA SİYASİ HAREKETLER VAR”
Ekinci, imar affının teknik bir konu olmasının yanı sıra arkasında siyasi bir hareket olduğunu ifade etti. Bu düşünceye karşı duranlar olduğunu belirten Ekinci, “İmar affı aslında tekniktir ama arkasında siyasi bir hareket var. Bu düşünceye karşı duranlar var. Bu zorlamalar halk tarafından benimsenmiyor ve bu hareketlere de tepki göstermeli. Depreme karşı hazırlıklı olmalıyız ve bunu da ülkemiz insanı talep etmelidir” diye konuştu.
MEHMET ASİ GÖZE VE YAPI MALZEMELERİ LABORATUVARI
Doç. Dr. Abdullah Ekinci, Mehmet Asi Göze’nin en büyük hayalinin yapı malzemeleri laboratuvarı kurmak olduğunu belirtti. Ekinci, “Asi’nin en büyük hayali yapı malzemeleri laboratuvarı kurmaktı. 1994 yılında laboratuvarın temelleri Asi döneminde atıldı. Oda olarak geçen yıl gönüllü üyelerimizin aracılığı ile okullarda depreme dayanıklılık çalışmaları yaptırdık. Tarama neticesinde Asinin temellerini attığı İMO Mehmet Göze (Asi) Yapı Malzemeleri ve Zemin Mekaniği Laboratuvarı özverili çalışmalar gerçekleştirerek güçlendirme projeleri için mühendislere veri sağlamıştır” dedi.
MÜHENDİSLERİN YETENEKLERİ VE İLERİYE YÖNELİK ÇALIŞMALAR
Başkan Ekinci, yerli mühendislerin büyük projelerde yer alması gerektiğini vurguladı. “Küçük bir ülkeyiz, nitelikli yapı ihtiyacımız çok fazla olmayabilir. Ancak bahse konu projelerin, havaalanı, liman, hastane gibi yapıların inşasında yerli mühendislerimiz olmalıdır. Ancak böylelikle bilgi birikimi oluşturup toplum olarak ilerleyebiliriz. Ben iddia ediyorum olanak sağlandığı zaman bizim mühendislerimizin inşa edemeyeceği yapı yoktur” diye konuştu.
MEHMET ASİ GÖZE’Yİ ANMA TÖRENİ
Ekinci, Mehmet Asi Göze’nin 30. ölüm yıldönümü vesilesiyle bir panel düzenleneceğini açıkladı. “Asi’nin ve arkadaşlarının toplumsal ve ideolojik noktada çok değerli olduğunu belirtmek isterim. Asi bizim için özeldir. Örgütsel ve toplumsal olarak çok önemlidir. Asi’nin 30. ölüm yıldönümü vesilesi ile bir panel düzenliyoruz. Asi’nin yoldaşları, 25 Haziran’da saat 16:00’da KTÖS’ün yeni binasında Asi ile yaşadıklarını anlatacaklar. Odadan, partiden, üniversiteden yoldaşları ve ailesi panelde bizlere Asi’yi, yaptıklarını ve yapamadıklarını bir kez daha hatırlatacaklar” dedi.
“MAALESEF ÜLKEDE ŞANS ESERİ YAŞIYORUZ”
Ekinci, son olarak toplumun depreme karşı hazırlıklı olması gerektiğini vurguladı. “Depreme karşı hazırlık aslında bir kültürdür. Biz bir topluluk olarak gelecek olan felaketlere hazırlıklı olmalıyız. Maalesef geçtiğimiz günlerde Lefke Avrupa Üniversitesi, İnşaat Mühendisliği Bölümü öğrencimizi defalarca tehlikenin mevcudiyetinin uyarıldığı bir noktada gerçekleşen trafik kazasında kaybettik. Bu çocukları aileleri bizlere emanet ediyor. Bizler ne yapıyoruz? Tabutlarını ülkelerine gönderiyoruz. Maalesef bu ülkede hepimiz şans eseri yaşıyoruz” diyerek sözlerini tamamladı.