Halkın Partisi (HP) Merkez Yürütme Organı üyesi Ahmet Tokatlıoğlu yaptığı yazılı açıklamada, Kıbrıs’ın çözümsüz kalmasının zor bir toplum yapısı oluşturduğunu ve duygusal bağlar ile rasyonel değerlendirmeler arasındaki çatışmanın çözüm sürecini zorlaştırdığını belirtti.
İkinci Dünya Savaşı sonrası Fransız-Alman kömür anlaşmasını örnek alarak, Kıbrıs’ta kademeli bir çözümün mümkün olabileceğini savunan Tokatlıoğlu, mevcut durumun federal çözüm veya iki ayrı devlet gibi ana akım alternatiflerin gölgesinde kaldığını ve kademeli yaklaşımların yeterince dikkate alınmadığını ifade etti.
Ayrıca, Türkiye’nin son dönemde Türk-Yunan ilişkilerine ve özelde Kıbrıs sorununa yönelik Doğalgaz alanında çözümden önce işbirliği yapılması çağrısını umut verici olarak değerlendiren Tokatlıoğlu, Kıbrıs sorununun geçmişten gelen yaşanmışlıklar ve bütünlüklü çözüm planlarına dair geleceğe yönelik kaygılarla daha karmaşık hale geldiğini belirtti.
Tokatlıoğlu’nun açıklamasına göre, Türk-Yunan ilişkilerindeki siyasi yakınlaşma ve güven artırıcı önlemlerin Kıbrıs sorununa benzer bir yaklaşımın uygulanabileceğini gösterdiğini ifade etti. Tokatlıoğlu şöyle devam etti:
“Ancak, iki toplumun günlük hayatlarına odaklanan, iş birliğine dayalı bir plan ve yol haritasına ihtiyaç vardır. Bu, iki toplumun işbirliği yapabileceği alanların belirlenmesi ve ara çözüm sürecinin tarafların kaygılarından arındırılması zorunluluğunu beraberinde getirir.
Kıbrıs’ta herhangi bir çözüm sürecinin başarılı olması için, iki toplumun da buna hazırlanması gerekmektedir. İki toplumun da siyasi erklerinin, siyasi ve manevi miras bırakmak ve tarihe not düşmek adına gerekli açılımları yapması şarttır. Sorunun çözümü, sadece siyasi liderlerin kararlarına değil, aynı zamanda toplumların algılarına ve kabullerine de bağlıdır. Bu nedenle, kademeli bir çözüm süreci, her iki toplumun da katılımı ve desteğiyle şekillenmelidir.”