Türkiye’deki İnsan Hakları Derneği (İHD), 2 Temmuz 1993’te yaşanan Sivas Katliamı’nın 30. yıldönümü nedeniyle yazılı açıklama yaptı.
“2 Temmuz 1993’te Sivas’a, Pir Sultan Abdal Kültür Etkinlikleri’ne giden canlarımızdan 33’ü, Madımak Oteli’nde yakılarak katledildi. 30 yıldır süren bu davada gerçekler ortaya çıkmadı, katliamın gerçek suçluları yakalanıp hesap vermedi” diyen İHD, Sivas Katliamı Ana Davası’nın 2012 yılında zaman aşımına uğratıldığını hatırlattı.
Cezasızlık politikası
İHD, cezasızlık politikasının uygulandığı davayla ilgili şunları kaydetti:
- 15 bin saldırgan olduğu söylenirken sadece 124’ü hakkında dava açıldı.
- Dava sanıklarından Ali Kurt ve Mevlüt Atalay pişmanlık yasasından yararlanmak için mahkemeye yaptıkları başvurularında olayda Hizbullah, İslami Hareket Teşkilatı ve Kaplancılar gibi örgüt bağlantılarını anlattılar, ancak mahkeme ‘olayda örgüt yok’ dedi.
- Olay sonrası tutuklanan 124 saldırgandan birçoğuna hafif cezalar verilerek, ağır tahrik indirimleri uygulandı.
- 33 sanık hakkında idam cezası verildi ancak bu ceza, sonrasında müebbet hapse çevrildi. İdam cezası alan sanıklardan 8’i 1997 yılında tahliye edildi ve bir daha yakalanmadılar.
- Mahkeme 2012 yılında, yakalanmayan 7 saldırgan hakkında zamanaşımı nedeniyle kamu davasının düşürülmesine karar verdi ve dosyayı kapattı.
- Davada firari üç sanık yurtdışında olduğu için dosya kapatılamadı. Dava, Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmeye devam ediyor.
“İnsanlığa karşı işlenmiş bir suçun örtbas edilmesi”
İHD, üzerinden 30 yıl geçmesine rağmen hala tam olarak aydınlatılmamış olan bu katliam davasının zaman aşımına uğratılmasını “insanlığa karşı işlenmiş bir suçun örtbas edilmesi” olarak nitelendirdi ve insanlığa karşı işlenen suçlarda zaman aşımının söz konusu olmayacağını vurguladı.
“Fail ve sorumluların korunması cezasızlık politikasının bir yansımasıdır” diyen İHD, açıklamanın devamında şunları kaydetti:
“Bunca hukuksuzluk yetmezmiş gibi katliamın adresi, 33 insanın yakılarak katledildiği Madımak Oteli’nin ‘Utanç Müzesi’ yapılmasına izin vermeyenler, katliam sırasında ölen iki saldırganın adını içeren ‘Bilim ve Kültür Merkezi’ adıyla kullanılmasına ve katliamın kutsanmasına izin vererek bir kez daha insanlık vicdanını sızlatmış ve taraflarını belli etmişlerdir.”
“Hakikat mücadelemizi sürdüreceğiz”
İHD olarak, 2 Temmuz’un “İnsanlığa Karşı İşlenen Suçları Kınama Günü” olarak ilan edildiğinin belirtildiği açıklamada, “Sivas Madımak’ta yaşanan katliama ilişkin hakikatin ortaya çıkarılması, geçmişle gerçek bir yüzleşme sürecinin yaşanması ve en önemlisi baskıcı zihniyetin değişmesi gerekmektedir. Bu zihniyet değişikliğinin yapılması ise insan haklarının prensiplerinin tamamen yaşama geçirilmesi ile mümkündür” denildi.
Hakikatin ortaya çıkarılması mücadelesinin sürdürüleceğinin belirtildiği açıklamada şu talepler sıralandı:
- Türk Ceza Kanunu’nda yer alan insanlığa karşı suçlara ilişkin yasa maddesi, “hangi tarihte gerçekleştiğine bakılmaksızın insanlığa karşı suçlarda zamanaşımı söz konusu edilemez” şeklinde yeniden düzenlenmelidir.
- Sivas Katliamı davası yeni baştan ele alınmalı, cumhurbaşkanı, başbakan, bakanlar, emniyet müdürü, vali dahil tüm sorumlulardan yargı önünde hesap sorulmalı, adalet sağlanmalıdır.
- Devletin ve toplumun geçmişle yüzleşmesinin sağlanması bakımından Hakikat Komisyonu kurularak katliamın bağlantılarını da içeren gerçeğin açığa çıkarılması sağlanmalıdır.
- Madımak Oteli “Utanç Müzesi” yapılmalıdır.
- Gerekli yasal düzenlemeler yapılmalı ve 2 Temmuz günü ulusal düzeyde “İnsanlığa Karşı İşlenen Suçları Kınama Günü” olarak kabul edilmelidir.
Kaynak: bianet