Bugün Kıbrıs

Baybora’dan çağrı: “Konfor alanlarımızı terk edip birlikte mücadele etmekten başka seçeneğimiz yok!”

HABER MERKEZİ

Kıbrıs Türk Öğretmen Sendikası (KTÖS) Başkanı Mustafa Baybora yaptığı yazılı açıklamada, sendikaların Kıbrıs Türk halkının varoluş mücadelesinde verdiği mücadelelere değindi.

Sendikaların, İngiliz sömürge döneminden itibaren mücadele içinde olduğunu hatırlatan Baybora, “O yıllarda başlayan var oluş mücadelesi bugünkü var oluş mücadelemize yol göstermektedir” dedi.

“Kıbrıs’ın kuzeyinin TC’nin alt yönetimi olması”, “Kıbrıs sorununun çözümsüz kalması”, “Kıbrıslı Rumların elinde tuttuğu yasal devleti Kıbrıslı Türklerle paylaşmaması”, “Kıbrıs Türk toplumunun üretimden koparılması” ve “AB müktesebatının Kıbrıs’ın kuzeyinde askıda olması”nın yaşanılan sorunların temel kaynağı olduğunu söyleyen Baybora açıklamasının devamında ise, “Köylüsü, işçisi, çiftçisi, hayvancısı, esnafı, memuru, öğretmeni, doktoru, yargı mensupları, kısacası toplumun büyük kesimi yaratılan bu düzende yok oluş tehlikesiyle karşı karşıyadır.

Birlikte mücadele etmek dışında herhangi bir seçeneğimiz yoktur. Yeter ki konfor alanlarımızı terk etmeyi göze alabilelim” ifadelerini kullandı.

Açıklamanın tamamı şöyle:

“Sendikalar Cumhuriyeti:

1983 yılından önce de sendikalar vardı…..

Kıbrıs Türk toplumu tarihindeki en ağır ekonomik ve siyasi buhran dönemini yaşamaktadır.

Bununla birlikte siyasi istikrarsızlık ve siyasete yapılan müdahaleler tarihte hiç bu kadar gün yüzüne çıkmamıştır.

Sendikaların Kıbrıs Türk toplumunun var oluş mücadelesindeki yeri İngiliz sömürge dönemindeki 1950’li yıllarından itibaren başlamıştır.

O yıllarda başlayan var oluş mücadelesi bugünkü var oluş mücadelemize yol göstermektedir.

Sendikacılar, canlarıyla, mallarıyla ve ülkeyi terk etmek zorunda kaldıkları dönemlerden geçerek bugüne kadar mücadele etmeye devam etmişler.

İçinden geçtiğimiz bu dönemde yaşadığımız sorunların temelini:

“KIBRISIN KUZEYİNİN TC’NİN ALT YÖNETİMİ OLMASI…
KIBRIS SORUNUNUN ÇÖZÜMSÜZ KALMASI…
KIBRISLI RUMLARIN ELİNDE TUTTUĞU YASAL DEVLETİ KIBRISLI TÜRKLERLE PAYLAŞMAMASI…
KIBRIS TÜRK TOPLUMUNUN ÜRETİMDEN KOPARILMASI…
KIBRISIN KUZEYİNDE AB MÜKTESEBATININ ASKIDA OLMASI…” oluşturmaktadır.

Bizler sadece sonuçlar üzerinden değerlendirme yapmayacak kadar kabiliyet sahibiyiz.

Kıbrıs Türk toplumun iradesine ve kimliğine karşı yapılan söylemler karşısında sendikaların öncülüğünde 2011 yılında tarihin en büyük iki kitlesel eylemi gerçekleştirilmiştir.

Yakın tarihimizde Kıbrıs Türk yargısına yapılan müdahale ve söylemler karşısında yine sendikalar en ön saflarda Barolar Birliği ile birlikte yargı bağımsızlığı için mücadele etmiştir ve etmeye devam edecektir.

Bu ülke hepimizindir….

Köylüsü, işçisi, çiftçisi, hayvancısı, esnafı, memuru, öğretmeni, doktoru, yargı mensupları, kısacası toplumun büyük kesimi yaratılan bu düzende yok oluş tehlikesiyle karşı karşıyadır.

Birlikte mücadele etmek dışında herhangi bir seçeneğimiz yoktur. Yeter ki konfor alanlarımızı terk etmeyi göze alabilelim.

Kurtulmak yok tek başına…. ya hep beraber ya hiç birimiz…

SENDİKALAR KIBRIS TÜRK TOPLUMUNUN VAR OLUŞUNUN TEMELİNİ OLUŞTURMAKTADIR.

Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası

Exit mobile version