Fuat Oktay,dün Mağusa’nın Güvercinlik köyünde bir grup yurttaşla bir araya geldi. Vatandaşların taleplerini dinleyen Oktay, çözüm için notlar aldı. Oktay, KKTC’nin kendi hakkını egemen bir devlet olarak alacağını ve Kıbrıs’ın zenginliklerini de kendi vatandaşlarının refahını artırmak için kullanacağını ifade etti.
Altılı masanın, yedili masaya dönüştüğünün altını çizen Oktay, muhalefetin beyanlarında terör örgütü elebaşına özgürlüğü, Diyanet İşleri Başkanlığı’nı kaldırmayı vaat ettiğini ifade etti.
Oktay, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Rusya-Ukrayna krizinde net bir tavır ortaya koyduğunu, “Benim ülkemin etrafı, bölgemin etrafı tamamen ateş çemberi. Yeni bir ateş çemberine burada müsaade etmek istemiyoruz. Dolayısıyla barışı sağlayalım” diyerek bu konuda elinden gelen her türlü gayreti sarf ettiğini anlattı.
Bu süreçte yedili masa veya CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu iktidarda olsaydı Türkiye’nin iki yıl içinde Rusya-Ukrayna savaşına sokulmuş olacağını ifade eden Oktay, bunun da Batılı ülkelerin çıkarları doğrultusunda gerçekleştirilmiş olacağını söyledi.
Oktay, aile değerlerini her daim savunacaklarını belirterek, yedili masanın aile yapısını kökten dinamitleyecek beyanlarının bulunduğunu kaydetti.
Türkiye’nin kritik bir seçimden geçtiğini vurgulayan Oktay sözlerini şu şekilde sürdürdü:
“Kıbrıslı Rumlar ne diyor? ‘Karşı tarafı desteklemek lazım. Eğer karşı tarafı desteklerseniz aslında Kıbrıs için de bir fırsat doğabilir’ diye yine Batı’ya sesleniyorlar. ‘Siz bu fırsatı görmüyorsunuz’ diyor. Fırsat dediği nedir? ‘Tür kiye’nin KKTC’nin bağımsız, egemen, eşit bir devlet olarak tanınmasına doğru giden yolu tekrar tıkamamız için bir fırsat doğacak’ diyor. Biz ne yapıyoruz? Cumhurbaşkanımızın her fırsatta görüştüğü her lidere Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetini anlatıyoruz.”
Oktay, afetle mücadelenin yanı sıra milletin iradesine herhangi bir sıkıntı düşmemesi için seçim sürecini de yürüttüklerini belirterek, “Ama bu kısmı biraz daha sakin biraz daha dingin götürüyoruz çünkü o bölgede hayatını kaybeden vatandaşlarımızın da acılarını hala yüreğimizde hissettiğimizi onların da hissetmesini, bilmesini arzu ediyoruz” dedi.