103’ünün 20’li yaşlarında, 30’unun 30’lu yaşlarında olduğu, 10-19 yaş grubunda ise 11 kurbanın bulunduğu açıklandı.
Güney Koreli Lee Insook, Ekim ayı sonunda güneşli bir gün Seul merkezindeki çimenlik alana yürüyüp oturdu ve feryat etmeye başladı.
Üzerinde “Çok üzgünüm gençler” yazılı bir karton parçasıyla, Cumartesi gecesi Itaevon’da meydana gelen izdihamda hayatını kaybeden çok sayıda gencin anısına oluşturulan sunakta ağladı.
Lee, 2014’te batan ve 300’den fazla kişinin ölümüne yol açan Sewol feribotu faciasından bu yana ülkenin yaşadığı en büyük trajedilerden birinin acısı ve öfkesiyle boğuşan başkentte Pazartesi günü Belediye Binası’ndaki sunağa akın eden binlerce Seullüden biriydi.
Küçük çocuklu aileler, ofis çalışanları, ev kadınları ve emekliler sıraya girip, Güney Kore’de kederin simgesi olan beyaz kasımpatı çiçeklerini eğilerek sunağa bıraktı.
Bazıları dualar mırıldanırken bazıları da ağlıyordu.
Birkaç kilometre ötede, yüzlerce kişi de Itaevon’daki olay mahalline krizantem demetleri bırakmak için toplanmıştı. Çiçekler arasında popüler bir alkollü içecek olan küçük soju şişeleri de vardı. Bu, ruhlarının son bir içkinin tadını çıkarabilmesi için ölülere sunulan bir adaktı.
Seul’ün dışında bir mahalle olan Gimpo’da bir ev kadını olan Jung Chankyung, saygılarını sunmak üzere başkentin kalbine ulaşmak için bir saatten fazla yol kat etmişti.
Haberlerde trajedi sahnelerini izlerken “gerçek dışı, çok yürek parçalayıcı ve şoke edici hissettim” dedi, gözleri yaşlarla doluydu. “Güvende olduklarından emin olmak için çocuklarımı aradım.”
Belediye binasına gelenlerin çoğu Kim Min-jeong gibi 20’li yaşlarında gençlerden oluşuyordu.
“Bu çok şaşırtıcı. Gerçekten üzgünüm çünkü kurbanlar benim yaşımda ve çoğu da kadın. Buna muhtemelen kontrol eksikliğinin neden olduğunu düşünüyorum” dedi.
Ölen 154 kişiden 98’i kadın, 56’sı erkekti. Daha fazla sayıda kadının ölmesini, küçük yapılı olmalarına ve nefes almak ya da kalabalığın arasından çıkmak için kaslarını zorlamalarına bağlayanlar var.
Koo Jaehoon ölümden kıl payı kurtulmuştu. 29 yaşındaki Itaevon müdavimi, Cumartesi gecesi parti için oraya gitmek istemiş, kalabalığın arttığını duyunca son anda vazgeçmişti.
“Kendimi şanslı görmüyorum. Çok üzgünüm… Aslında o sokağa birçok kez gitmişimdir; arkadaşlarımla buluştuğum, sigara içtiğim, sohbet ettiğim ve [barlara girmek için] sıra beklediğim bir yerdi.
“Eğer sorumlu biri varsa, bu kişi cezalandırılmalı. Ama insanlar şu anda polis gücü ve kamu düzeni eksikliğini tartışmamalı… yas tutmak için zaman tanınmalı.”
Ancak soru soranlar çoğalıyor. İzdihamın nasıl başladığı henüz netlik kazanmış değilse de, pek çok kişi bu olayın tamamen önlenebilir bir felaket olduğuna inanıyor ve yetkilileri gerekli önlemleri almamakla suçluyor.
Güney Kore Başbakanı Han Duck-soo, “böyle bir kazanın tekrarlanmaması için gerekli kurumsal değişikliklerin yapılması” amacıyla kapsamlı bir soruşturma sözü verdi.
Ancak Kore medyası, sadece iki hafta önce K-pop süperstarı BTS’nin güneydeki Busan kentinde 55.000 hayranının katıldığı bir konserde 2.700 güvenlik görevlisinin görev yaptığına dikkat çekti. Buna karşılık, Covid’den bu yana ilk maskesiz Cadılar Bayramı etkinliğinde sayıları binleri bulan kalabalığı yönetmek üzere Cumartesi gecesi Seul’deki Itaevon’da sadece 137 görevli vardı.
Yetkililer bu yıl Covid öncesi partilere kıyasla daha fazla kişiyi görevlendirdiklerini ve olası protestolarla başa çıkabilmek için o gece Seul’ün başka yerlerine de önemli sayıda polis memuru göndermek zorunda kaldıklarını söylediler.
Ancak Belediye Binası’nın hemen köşesinde yer alan bir işçi sendikası hiç vakit kaybetmeden tepkisini siyah bir pankartla ortaya koydu. Pankartta, “Güvende olma hakkı tüm vatandaşların temel hakkıdır. İnsanların yaşamlarından ve güvenliklerinden daha öncelikli başka bir değer yoktur” yazıyordu.
Çimenlik alanda Lee Insook öfkeliydi: “Bu bir insanlık felaketi, hükümet kamu düzenini kontrol etseydi böyle olmazdı. Bunun sorumlusu hükümettir. Eski nesil de sorumlu, yanlış oy kullandılar” diyordu.
Büyükanne olan Lee Insook, “Bunun Güney Kore gibi gelişmiş bir ülkede yaşanmış olması inanılmaz… Buradayım çünkü tüm Güney Koreli gençler güvenli, adil ve huzurlu bir yerde yaşamalı” dedi.
Öfkesini gösteren Lee Insook’un kederi bulaşıcıydı; o feryat ederken yanındaki yaşlı bir kadın da hıçkırarak ağlamaya başladı ve önünde eğildi.
Lee Insook’u teselli etmeye çalıştı, omzundan tutan bir adamla birlikte. Ama Lee Insook öfkeyle onları tersledi; yas tutması gerektiğini söyledi.
“Ölmeleri bizim suçumuz!” diye haykırdı.
Kaynak: Euronews