Financial Times’tan Laura Pitel’in habere göre, AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en büyük sosyal konut projesini” açıklamasından sonra 7 milyondan fazla kişinin projeye kayıt yaptırdı. Vaat edilen 500 bin yeni konuttan oluşan ilk partinin çalışmaları bu ayın sonunda başlayacağı belirtildi.
Analistler ve muhalefet partileri yetkilileri, düşük gelirli ailelerin konut sahibi olmalarına yardımcı olmayı amaçlayan 50 milyar dolarlık devlet destekli projeyi, 2023 cumhurbaşkanlığı seçimi öncesi “devasa” harcama kampanyalarından biri olarak değerlendirdi. Haberde 2023 seçiminin, Erdoğan’ın yaklaşık 20 yıllık iktidarında karşılaştığı en zorlu rekabet olacağı belirtildi.
BÜYÜK HARCAMA ÇILGINLIĞI
Geçen ay açıklanan hükümet harcama planları, hazinenin 2022’nin ilk dokuz ayı için kabaca dengeli bir bütçe yürütürken, yılı yaklaşık 460 milyar lira açıkla kapatmayı planladığını gösteriyor. Makaleye göre bu, büyük bir harcama çılgınlığına işaret ediyor.
T24’ün aktardığı habere göre, King’s College London’da finans profesörü olan Gülçin Özkan, “Geçmişte yaptıklarından farklı olarak, ellerinden gelen her şeyi yapmalarını bekliyorum çünkü bu çok riskli bir seçim. Finansal paketin boyutu veya kredi garantilerinin boyutu açısından hiçbir şey beni şaşırtamaz” dedi.
BAKAN KURUM FT’YE KONUŞTU
Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, konut vaadinin bir seçim planı olduğu iddialarını reddetti. Financial Times’a konuşan Bakan Kurum, “Bu, yaklaşan seçimlerle ilgili endişeler veya fikirler nedeniyle yaptığımız bir proje değil. Aksine vatandaşlarımızın ihtiyaçlarını her zaman dinledik” dedi.
Haberde, “Kurum, dev ev inşa programının hükümete ne kadara mal olacağını söylemeyi defalarca reddetti ve masrafların bir kısmının, Erdoğan’ın yirmi yıllık iktidarı sırasında dev haline gelen ve üretilen devlet konut ajansı tarafından karşılanacağını söyledi. Hazine de “bir miktar destek” sunacak. Erdoğan ve AKP’ye verilen destek, ülke bir dizi para krizi ve Eylül ayında resmi yüzde 80’i aşan enflasyonla karşı karşıya kaldığı için son yıllarda ağır bir darbe aldı.” ifadeleri yer aldı.
“MUCİZE OLUR”
Ekonomist Atilla Yeşilada, harcama çılgınlığı Erdoğan’ın popülaritesinde “geçici artışlara” yol açsa bile, bunun sonunda enflasyonu ve ithalat talebini körükleyerek geri tepeceğini söyledi.
Yeşilada, bu durumun Türk Lirası’nın önemli bir düşüş yaşadığı Aralık 2021’de görülen türden yeni bir para birimi krizine neden olacağını savunarak, “Erdoğan bu kadar çok para harcarsa ve enflasyon artmazsa ve para biriminin sabit kalması bir mucize olur” dedi.