Birleşik Krallık’ta Başbakanlık koltuğu ve Muhafazakâr Parti liderliği için yarışan Liz Truss ve Rishi Sunak, “Kıbrıs’ın Muhafazakâr Dostları” İcra Kurulu Başkanı Jason Charalambous’a ayrı ayrı gönderdikleri yanıt mektuplarında, Kıbrıs’ta iki bölgeli, iki toplumlu bir federasyona olan bağlılıklarını ve Birleşik Krallık’taki Kıbrıs toplumuna olan destek ve takdirlerini ifade ettiler.
Liz Truss mektubunda şu ifadelere yer verdi: “Dışişleri Bakanı olarak Kıbrıs’ın Doğu Akdeniz’de bir istikrar unsuru olarak taşıdığı değerin ve bölge ülkeleriyle kurduğu olumlu ilişkilerin farkındayım. Ayrıca ekonomimizin, toplumumuzun ve kamu yaşamımızın tüm sektörlerine büyük katkılar sağlayan ve bu ülkenin sosyal dokusunun son derece değerli bir parçası olan Kıbrıs Britanya toplumunun dinamizmini ve başarısını takdirle karşılıyorum.”
“ADA’YI VE HALKINI YENİDEN BİRLEŞTİRMEK İÇİN KATKIDA BULUNMAYA DEVAM EDECEĞİM”
Truss, “Başbakan olarak Birleşik Krallık ve Kıbrıs arasındaki yakın ikili bağları daha da genişletmeye ve güçlendirmeye ve Birleşik Krallık hükûmetinin net pozisyonu olan iki bölgeli, iki toplumlu bir federasyonun yerleşik BM çerçevesi içerisinde Ada’yı ve halkını yeniden birleştirmek için müzakere edilmiş bir çözüme yönelik çabalara olumlu ve yapıcı bir şekilde katkıda bulunmaya devam etmeye çalışacağım” dedi.
Truss ayrıca şunları kaydetti: “Kıbrıs’ta ya da daha geniş anlamda Doğu Akdeniz’de uluslararası hukuku ve BM Güvenlik Konseyi kararlarını ihlâl eden daha fazla eylemden kaçınılması gerektiği konusunda da netim. Başbakan olarak, Kıbrıs’ı uluslararası hukuk çerçevesinde yeniden birleşme çabalarında ve barışçıl ve kalıcı bir çözüm bulunmasında desteklemeye devam edeceğim”.
Sunak yanıt mektubunda “her şeyden önce 1974 işgalinin neden olduğu acı ve incinmişliğin farkında olduğumu belirtmek istiyorum. Pek çok Kıbrıslı evlerini terk etmek zorunda kaldı ve evlerine geri dönmelerine asla izin verilmedi. Diğerleri sevdiklerini kaybetmenin acısını yaşadı, bazıları hâlâ kayıp ve cevapları hak ediyorlar. Tüm taraflar kayıp insanların akıbetinin belirlenmesi için çaba sarf etmelidir. İkinci olarak, Birleşik Krallık hükûmetinin Kıbrıslıları Ada’larını yeniden birleştirme çabalarında desteklemesi gerektiğine inanıyorum. BM kararlarını yansıtan ve tek vatandaşlığa ve uluslararası tüzel kişiliğe sahip iki bölgeli, iki toplumlu federal bir devlete yol açacak müzakere edilmiş bir çözüm görmek istiyorum.”
Sunak ayrıca şunları kaydetti: “Kıbrıs Cumhurbaşkanı Nikos Anastasiades’in müzakereleri yeniden başlatma isteğini memnuniyetle karşılıyor ve Kıbrıs Türk tarafının da bunu kabul edeceğini umuyorum. Hükûmetimizin 2020 ve 2021 yıllarında iki taraf arasındaki görüşmelere katılarak konuyu ilerletmeye çalıştığını biliyorum ve benim liderliğim altında uygun bir fırsat ortaya çıkarsa bunu tekrar yapacaktır. Üçüncü olarak, Kıbrıs Türk tarafının güven ve iyi niyeti zedeleyen ve dolayısıyla müzakereleri zorlaştıran, örneğin Varoş’da ve Türk tarafının saygı göstermesi gereken ve sondaj faaliyetlerini durdurması gereken Münhasır Ekonomik Bölge sularında, provokatif eylemlerden kaçınması gerektiğine inanıyorum”.
Kaynak: Kıbrıs Haber Ajansı