Kıbrıslı Rum Lider Nicos Anastasiadis, Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) bağımsızlığının 246’ıncı yıldönümü dolayısıyla ABD’nin Lefkoşa Büyükelçiliği’nde yer alan resepsiyonda yaptığı konuşmada, ABD yönetimiyle iş birliğinde faydalı olacak yeni alanlar araştırılmasına yakın çalışmayı sürdürme taahhüdünü ve kararlılığını ifade etti.
Resepsiyonda ABD’nin Lefkoşa Büyükelçisi Judith Garber de, Ada genelinde Kıbrıslıların yaşamlarını geliştirmeye yönelik güven artırıcı önlemleri ilerletmek için yapılan son çabaları övdü; ABD’nin Birleşmiş Milletlerin (BM) yardımıyla Adayı iki bölgeli, iki toplumlu bir federasyonla birleştirecek adil ve kalıcı bir çözümde ilerlemede liderleri desteklemeyi sürdüreceğini bildirdi.
Rum Lider Anastasiades, Kıbrıs’ı karar verilmiş iki bölgeli, iki toplumlu bir federasyon esasında, BM Güvenlik Konseyi kararları çizgisinde yeniden birleştirecek bir çözüme ulaştırmak, Kıbrıs sorunu başka bir “donmuş ihtilafa” döndürmemek için görev süresinin son gününe kadar yorulmak bilmeden çabalarını sürdüreceğini vurguladı.
Rum Lider öyle konuştu:
“Bu düşüncelerle Kıbrıslı Türk vatandaşlarımın diyaloğun devamı için taahhütlerine bağlı kalmaları, hiçbir şekil ve biçimde, Kıbrıslıların, Kıbrıslı Rum ve Kıbrıslı Türklerin faydasına olmayacak her türlü kabul edilmez talepleri ve ön koşulları bırakmaları çok önemlidir.
ABD’nin Kıbrıs sorununda, Ankara’nın BM Güvenlik Konseyi kararlarını ve uluslararası hukuku, BM Deniz Hukuku Anlaşması’nı ihlal edici hareketlerden kaçınması gerektiği dâhil ilkeli duruşu ve sürekli destekleyici olmasından büyük memnuniyet duymaktayım.”
Cumhurbaşkanı Anastasiadis konuşmasında diğer konuların yanı sıra güvenlik konularında bir Niyet Anlaşması imzalanmasından, Amerika’nın enerji devleri ExxonMobil, Noble ve şimdi Chevron’un Kıbrıs’ın Münhasır Ekonomik Bölgesi’ndeki faaliyetlerinden, Doğu Akdeniz Güvenlik ve Enerji Ortaklığı Hareketi’nden söz etti; bu girişim ve gelişmeler hem iki ülke hem de Doğu Akdeniz’deki ana müttefikler için somut sonuçlar doğuracağını belirtti.
Rusya’nın Ukrayna’yı istilasından da bahseden Cumhurbaşkanı, Kıbrıs’ın kendi deneyimiyle acı benzerliği olan Avrupa’nın göbeğinde bir savaşın Moskova’nın Rusça konuşan Ukraynalı vatandaşları korumaya çalıştığı mazeretinin, aynı şekilde 1974’te Türkiye Kıbrıs’ı işgal ederken de kullanıldığına dikkat çekti.
Nicos Anastasiadis şöyle devam etti:
“Ama Türkiye’nin uzlaşmaz tutumu dolayısıyla geçmişte yaşanan başarısızlıklar dâhil bu sıkıntılı durum, Türkiye’nin denizde ve karada yasa dışı faaliyetleri, ayrıca uluslararası hukuku ihlal edecek bir çözümde ısrarı karşısında bile biz bir kez daha Kıbrıs sorununda kapsamlı, yaşayabilir ve kalıcı bir çözüme ulaşılması çabalarında Deklarasyonun özgürlük ve adalet ideallerini hatırlatıyoruz.
Müzakere sürecinin başlaması için gerekli koşulları oluşturacak girişim ve fikirleri sunmaya devam edeceğiz. Benim cesur Güven Artırıcı Önlemlerimin kabulü, iki toplum arasında güven inşa etme ve endişeleri gidermeye yardımcı olacaktır.”
Resepsiyonda konuşan Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) Lefkoşa Büyükelçisi Judith Garber de Kıbrıs sorununda ABD’nin, iki bölgeli, iki toplumlu bir federasyonla Ada’nın yeniden birleşmesine yol açacak adil ve kalıcı bir çözüm için Kıbrıs Rum ve Kıbrıs Türk toplumu liderlerini desteklemeye devam edeceğini vurguladı.
Büyükelçi, “Ada genelinde Kıbrıslıların yaşamlarını geliştirecek Güven Artırıcı Önlemleri geliştirmek için harcanan çabaları takdir ediyoruz. Biz yeniden birleşmiş bir adanın tüm Kıbrıslılar için daha iyi ve daha güçlü bir gelecek sunacağına kesinlikle inanıyoruz” şeklinde konuştu.
ABD Büyükelçisi Garber konuşmasında, birkaç ay önce Siyasi İşler Müsteşarı Victoria Nuland tarafından açılışı yapılan Kıbrıs Kara, Açık Deniz ve Liman Güvenliği’nin CYCLOPS açışından da söz etti.
Judith Garber, iki ülkenin büyüyen ortaklığının, ulusal güvenliğinin önemli ama bazen gözden kaçmış bir unsuru olan ekonomik güvenliği de içerdiğini kaydetti ve Kıbrıs’la yakın ilişkilerin büyüyeceğini ve ekonomisini çeşitlendireceğini bildirdi.
Büyükelçi Garber, iki ülkenin ilişkilerine de değindi; bunların bölgesel iş birliğinde, iş alanında, çevre, kültürel eğitim değişimi alanında iş birliğini geliştireceğini, ABD’nin tüm kalbiyle tüm Kıbrıslıların refahını artırmayı taahhüt ettiğini belirtti.
Amerikalılar için Bağımsızlık Günü’nün kendilerinin birleşme amacı olduğuna dikkat çeken Büyükelçi, “Yeniden birleşme, tarihimizi hatırlama, demokratik deneyimimiz için taahhüdümüzü yenileme zamanıdır” dedi.