İsviçre’nin Davos kasabasında düzenlenen Dünya Ekonomi Forumu (WEF) kapsamında düzenlenen “Sıradaki salgına hazırlanmak” başlıklı oturuma katılan Yıldız Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ali Ülker, oturuma ilişkin izlenimlerini paylaştı.
Oturumun gerek başlığı gerekse katılımcılarıyla çok özel olduğunu belirten Ali Ülker, “Görülüyor ki salgından gerek özel sektör gerekse kamu, sivil toplum kuruluşları (STK) ve siyasi liderler çok önemli dersler çıkarmışlar” değerlendirmesinde bulundu.
Oturumda moderatörlük görevini üstlenen Fast Company Üst Yöneticisi Stephanie Mehta, her yıl ortalama bir yeni patojenin ortaya çıktığını ve bunlardan herhangi birinin de tıpkı Covid-19 gibi yeni bir salgına dönüşebileceği gerçeğini belirtti.
Global Fund (GF) Genel Müdürü Peter Sands ise, salgınla mücadelede özel sektörün yeni araçlar, teknolojiler, beceriler ve uzmanlık gibi katkılar sunabileceğini belirterek kamunun da bu avantajlardan yararlanması gerektiğini vurguladı.
GATES: SIRADAKI SALGININ NEREDE ORTAYA ÇIKACAĞINI BİLMEK MÜMKÜN DEĞİL
“Yatırımcı, kâr peşinde koşar. Ben yatırımcı değilim” diyen Bill & Melinda Gates Vakfı Başkanı Bill Gates ise özellikle salgının insani yönü üzerinde durdu.
Gates, sıradaki salgının nerede ortaya çıkacağı, hangi patojenden kaynaklanacağı ve nasıl tedavi edileceği gibi konuları bilmenin mümkün olmadığını, ancak erken harekete geçmenin fark yaratacağını vurguladı.
Gelir adaletsizliğinden kaynaklanan zorlukları aşmak için “küresel kapasite” oluşturmak ve özellikle hükümetler tarafından ihtiyacı olanlara yardım ulaştırmak gerektiğini söyleyen Bill Gates, teknolojinin de bu konuda büyük fayda sağlayacağını ifade etti.
Gates, alternatif politikalar oluşturup bunları hızla devreye alabilmek için hazırlıklı olmak gerektiğini belirterek, böyle bir çalışmanın maliyetinin, alınabilecek sonuçların yanında küçük kalacağını dile getirdi.
“SALGINDA MADALYONUN İKİ YÜZÜNÜ DE GÖRDÜK”
Genetik varyasyon analizi teknolojilerinde dünyanın önde gelen şirketlerinden Illumina’nın yönetim kurulu başkanı ve üst yönetcisi Francis deSouza ise salgın süresince bilim insanları üzerinde büyük bir inovasyon baskısı oluştuğunu söyledi.
Francis deSouza sunumunda, “Patojenlerle savaşmak bir savunma meselesidir, bu savunma fonlarına herkes erişebilmelidir. Salgınla birlikte madalyonun iki yüzünü de gördük, insani bedel ve ekonomik bedel. Bunlara karşı dünya genelinde yardımlaşma ortamı kuramazsak aynı senaryo tekrar tekrar yaşanacaktır” ifadelerini kullandı.
DeSouza’nın sunumunu değerlendiren Yıldız Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ali Ülker ise, “Aslında sağlık teknolojilerinde inovasyonun değerinin belki de salgınla birlikte anlaşıldığı konusuna ben de katılıyorum. Muhakkak ki karşılaşabileceğimiz başka salgınlara hazırlıklı olabilmek için etkili bir takip sisteminin kurulması gerekiyor, ama deSouza bunun da ötesinde, herhangi bir ülkede yeni bir varyant çıktığında özel sektörün buna uygun teknolojilerle, yeni yazılımlarla, yeni öğrenen makineler (ML) uygulamalarıyla yardım edebilmesi için yeni politikaların üretilmesi gerektiğini vurguladı” ifadelerini kullandı.
“HAYATIMIZIN BAŞKALARINA BAĞLI OLMASININ NE KADAR YIPRATICI OLDUĞUNU GÖRDÜK”
Oturumdaki son konuşmacı Ruanda Cumhurbaşkanı Paul Kagame ise salgının Afrika’yı çok derinden etkilediğini belirterek, “Hayatımızın başkalarına bağlı olmasının ne kadar yıpratıcı olduğunu gördük” dedi.
Kendi aşılarını üretme imkânı olmayan ülkelerin bilim ve teknolojiye daha fazla yatırım yapması gerektiğini, özellikle Ruanda, Senegal ve Gana’nın küresel iş ortaklarıyla birlikte yeni politikalar oluşturmak üzere çalıştığını söyleyen Kagame, iyi bir liderin sorunu doğru anlayıp konuları doğru öncelik sırasında koyması gerektiğini, en büyük önceliğin ise sağlık sistemlerine yatırım yapmak olduğunu belirtti.
Kaynak: AA