Avrupa Birliği (AB), Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell arasındaki görüşmeye ilişkin, “AB’nin, Türkiye ile değerler ve ilkelere bağlı, iş birliği ve karşılıklı fayda içeren ilişki geliştirmesinde stratejik çıkarı bulunmaktadır.” değerlendirmesinde bulundu.
Borrell’in ofisinden yapılan açıklamada, Brüksel’de gerçekleştirilen görüşmenin, Türkiye-AB ilişkilerinin durumunu AB liderlerinin aralık zirvesinde çizdiği çerçevede değerlendirme fırsatı verdiği ifade edildi.
Özellikle Doğu Akdeniz’deki duruma yoğunlaşarak ilişkilerin ilerleyeceği yolun ele alındığı belirtilen açıklamada, Doğu Akdeniz’deki durumun ilişkilerde merkezi bir yer tuttuğu bildirildi.
Açıklamada, AB liderlerinin, aralık zirvesinde Borrell’den ve AB Komisyonundan Türkiye ile AB arasındaki siyasi, ekonomik ve ticari ilişkilerle ilgili rapor sunmasını, ayrıca ilişkilerde nasıl ilerleneceğine dair seçenekleri hazırlamasını istediği hatırlatılarak şunlar kaydedildi:
“AB’nin, Türkiye ile değerler ve ilkelere bağlı, iş birliği ve karşılıklı fayda içeren ilişki geliştirmesinde stratejik çıkarı bulunmaktadır. Josep Borrell ve Mevlüt Çavuşoğlu arasındaki toplantı bu yönde ilerlemek için samimi, açık ve derin görüş alışverişi imkanı sağlamıştır.”
ÇAVUŞOĞLU: KATILIM SÜRECİMİZ CANLANDIRILMALI
Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Türkiye’nin Avrupa Birliği (AB) katılım sürecinin canlandırılması, AB ile Gümrük Birliği’nin güncellenmesi, vize serbestisinin başlaması ve çeşitli konularda iş birliği yürütülmesi gerektiğini bildirdi.
Çavuşoğlu, AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ve bazı komisyon üyeleriyle yaptığı görüşmelerin ardından sosyal medyada paylaşımda bulundu.
“Katılım sürecimiz canlandırılmalı.” değerlendirmesini yapan Çavuşoğlu, şu ifadeleri kullandı:
“Gümrük Birliği’nin güncellenmesi ve vize serbestisinin hayata geçirilmesi gerekiyor. Düzensiz göç ve terörizmle mücadelede iş birliğini artırmalıyız. Avrupa’da yükselen ırkçılık, ayırımcılık ve İslam karşıtlığıyla topyekün mücadele etmeliyiz.”