Avrupa Komisyonu’nun Uyum ve Reformlardan sorumlu Üyesi Elisa Ferreira, Kıbrıs Türk Toplumuna hitaben makale kaleme aldı. Ferreira yazısında Kıbrıslı Türklere yönelik 600 milyon Euro destek sağlandığını, pandemide sağlıkta kullanılmak üzere ekipmanlar gönderildiğini, çevre ve alt yapıya yapılan katkıların yanı sıra yasal mevzuat konularında çokça yardım sağlandığını ve bugüne kadar 50 okula destek, 1400 öğrenciye burs verildiğini belirtti. Federasyon temelli müzakerelere destek olduklarını da vurgulayan makale şöyle:
“Avrupa Birliği, Kıbrıs sorununun kapsamlı çözümüne ve iki bölgeli, iki toplumlu ve siyasi eşitliği içeren bir federasyona dayalı yeniden birleşmeye, BM çerçevesi içinde ve Avrupa Birliği’nin dayandığı ilkeler doğrultusunda tamamen bağlılığını sürdürmektedir. Bununla birlikte, her ne kadar çözüm müzakereleri yeniden başlamış olmasa da bu durum hiçbir şekilde Avrupa Komisyonu’nun bir şey yapmadığı anlamına gelmemektedir. Kıbrıs Türk toplumuna yönelik AB Yardım Programını uygulayarak ve Yeşil Hat Tüzüğünü izleyerek ara vermeksizin destek sağlamaya devam etmekteyiz.
Bu bağlamda, Avrupa Birliği tarafından finanse edilen ve Kıbrıslı Türklere yönelik olarak uygulanan çok sayıdaki projeden bir kaçını, Kıbrıs Türk toplumuna olan güçlü bağlılığımızı göstermek adına vurgulamak istiyorum.
2006 yılından bu yana, Kıbrıs Türk toplumuna yönelik AB Yardım Programı kapsamında Kıbrıs Türk toplumunu desteklemek amacıyla yaklaşık 600 milyon Euro destek sağlanmıştır. Bu önemli mali ve teknik desteğin içinde çiftçilere tarımsal üretimlerini Avrupa Birliği standartlarına yükseltmeleri için sağlanan 300’den fazla hibe desteği yer almaktadır. Hayvan sağlığı ve gıda güvenliği ile ilgili önlemlere yapılan büyük yatırımlar Kıbrıslı Türk tüketicilere faydalar sağlamıştır. AB uzmanları, Kıbrıslı Türk balıkçıların taze ürünlerini Yeşil Hat üzerinden satabilmeleri için teknelerinin AB standartlarına uyum sağlamasına yardımcı olmaktadır. Yüzlerce küçük ve orta ölçekli işletmeye ve start-up’a destek sağlamış bulunmaktayız. Altmışa yakın sivil toplum örgütü AB’den mali yardım almış bulunmaktadır.
Ayrıca, sağladığımız desteğin esnek ve mevcut ihtiyaçlara yönelik olmasına önem vermekteyiz. AB, COVID-19 pandemisinde hastanelere ve yerel topluluklara hayati önem taşıyan test malzemeleri, solunum cihazları ve kişisel koruma ekipmanları sağladı. COVID-19 kriz yönetimi konusunda da teknik destek sağladık. Avrupa Birliği, karantina döneminde kapanmak zorunda kalan 800’den fazla restoran, bar ve büfeyi desteklemek amacıyla AB fonlarını hızla seferber etti. Şimdi bu desteği hizmet sektöründeki diğer KOBİ’lere genişletiyoruz.
Aynı zamanda gelecek nesillere de yatırım yapmaya devam ediyoruz. Kıbrıs Türk toplumu ile birlikte çalışarak okul müfredatını modernize etmeye ve öğretmen eğitimini Avrupa’daki en iyi uygulamalara uygun hale getirmeye çalışıyoruz. Çok sayıda okul Avrupa Birliği tarafından finanse edilen ekipmanlar almış bulunmaktadır ve Kıbrıs Türk toplumunda yaklaşık 50 ilkokula ve tüm ortaokul ve liselere fen laboratuvarları temin etmek üzereyiz. Her yıl Kıbrıslı Türk öğrencilerin AB üniversitelerinde eğitim almaları amacıyla burs veriyoruz. Şimdiye kadar 1400 Kıbrıslı Türk bu burslardan yararlandı.
Ayrıca, atık su arıtma tesisleri, ana kanalizasyon hatları, Kıbrıs Türk toplumunun ilk düzenli atık depolama sahası gibi çevresel altyapı projeleri inşa ettik ve 263 kilometre uzunluğunda içme suyu dağıtım şebekesinin yenilenmesini finanse ettik. Avrupa Birliği, Kıbrıs Türk toplumu ile Kıbrıs Cumhuriyeti mobil telefon ağları arasında doğrudan iletişimin sağlanmasında belirleyici bir rol oynadı. Kıbrıs genelindeki kültürel miras alanları da AB’in sağlamış bulunduğu fonlar ile restore edildi. Aynı zamanda, Kayıp Şahıslar Komitesinin de ana fon sağlayıcısıyız.
Son olarak, AB Üye Devletlerinden gelen teknik uzmanların desteğiyle Kıbrıs Türk toplumunu AB müktesebatının gelecekteki uygulaması için hazırlıyoruz. 220’den fazla yasal mevzuat ve yaklaşık 3700 etkinlik bu desteğin içerisinde yer almaktadır.
Avrupa Birliği, Kıbrıs Türk toplumuna desteğini kararlılıkla sürdürmektedir. Bizim yaklaşımımız Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi Kararlarına, uluslararası hukuka ve AB ilkelerine uyumludur.
Avrupa Birliği çözüm müzakerelerine de bu yaklaşım ile destek vermektedir. Kıbrıslı iki lider, üç yıl önce müzakere edilmiş bir çözüm elde etmeye yaklaştılar. AB, 40’tan fazla inceleme misyonu gerçekleştirerek ve 200’den fazla AB uzmanını seferber ederek bu süreci mümkün olan en iyi şekilde desteklemiş bulunmaktadır.
Kıbrıs Türk toplumunun müzakere edilen iki toplumlu, iki bölgeli bir federasyon içinde dinamik ve siyasal eşitliğe sahip bir ortak olarak Avrupa Birliği’nde kalabilmesi için her iki lideri müzakerelere devam etmeye güçlü bir şekilde teşvik ediyoruz.
Farklılıkların tek taraflı eylemlerle değil müzakere masasında çözülmesi gerekmektedir. AB pozisyonları söz konusu olduğunda, bunu doğrudan temsilcilerinden duymak her zaman en iyi olan yöntemdir.”